Haber Detayı
Akkuyu Nükleer Santralinde yerli firmaların katkısı 10 milyar dolara ulaştı
Nükleer Sanayi Derneği Başkanı Alikaan Çiftçi, Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) projesinde 2 binden fazla Türk firmasının görev aldığını ve yerelleştirme hacminin 10 milyar dolara ulaştığını açıkladı.
Çiftçi, Gülnar ilçesindeki Akkuyu NGS sahasını ziyaretinde AA muhabirine yaptığı açıklamada, projenin Türkiye'nin nükleer sanayi alanındaki en önemli girişimi olduğunu belirtti.TÜRKİYENİN ENERJİ BAĞIMSIZLIĞINDA STRATEJİK ADIMÇiftçi, Akkuyu Nükleer Güç Santralinin Cumhuriyet tarihinin tek seferdeki en büyük doğrudan yatırımı olduğunu vurguladı. 4 ünitenin tamamının devreye alınmasıyla Türkiyenin enerji ihtiyacının %10unun tek başına karşılanabileceğini ifade etti.SİNOP VE TRAKYA PROJELERİNE TAŞINACAK TECRÜBELERTürkiyenin, Sinop ve Trakyada iki nükleer santral daha inşa etmeyi planladığını söyleyen Çiftçi, Akkuyu NGSde edinilen tecrübelerin bu yeni projelerde kullanılacağını aktardı. 2053 karbon nötr hedefi kapsamında Türkiye, 20 gigavatlık nükleer enerji kapasitesine ulaşmayı amaçlıyor; bunun 15 gigavatı konvansiyonel santrallerle, 5 gigavatı ise küçük modüler reaktörlerle sağlanacak.YERLİ SANAYİNİN NÜKLEER ENERJİDE İHRACAT POTANSİYELİAkkuyu NGSnin lokalizasyon payının yaklaşık 10 milyar dolara ulaştığını belirten Çiftçi, projede görev alan 2 binden fazla yerli firmanın, Türkiyenin nükleer endüstrisi açısından önemli bir potansiyel taşıdığını vurguladı.
Bu deneyimin, gelecekte ihracatçı konumuna gelinmesi için kullanılabileceğini ifade etti.KÜRESEL TREND VE ENERJİ GÜVENLİĞİDünya genelinde nükleer enerjiye olan ilginin arttığını dile getiren Çiftçi, ülkelerin enerji arz güvenliği ve karbon nötr hedeflerinin, küresel yatırım trendini nükleer enerjiye kaydırdığını belirtti.NÜKLEER ENERJİ İLE İKLİM KRİZİ VE TEKNOLOJİK GELİŞİMÇiftçi, nükleer enerjinin iklim kriziyle mücadelede kritik rol oynadığını vurguladı.
Yerli sanayicilerin, ikinci ve üçüncü santraller ile küçük modüler reaktörler projelerinde ihracatçı konuma gelmesinin mümkün olduğunu söyledi ve nükleer endüstride Türkiyenin önemini bir kez daha ortaya koydu.