Haber Detayı

Çölleşmeyle mücadele eden gül
Dünya aydinlik.com.tr
18/09/2025 13:40 (3 ay önce)

Çölleşmeyle mücadele eden gül

Sinciang’ın Taklamakan Çölü’nün güney kenarında yer alan Hotan İli’ne bağlı Keriya İlçesi’nde, gül yalnızca doğanın bir armağanı değil, aynı zamanda ekolojiyi koruyan yeşil bir bekçi ve kırsal kalkınmaya katkı sağlayan bir değer haline gelmiş durumda.

Mayıs ayı sonunda, Keriya’nın Aral Köyü’ndeki gül tarlalarında 600 hektardan fazla alanda güller birbirleriyle yarışır şekilde açıyor.

Aral’daki Yataykızıl Köyü sakini Azigul Dursun on yılı aşkın süredir gül yetiştiriyor, “Bu yıl güller çok güzel yetişti, fiyatlar da oldukça iyi” diyor.

Keriya İlçesi'nde Azigul gibi 2 binden fazla hane gül yetiştiriciliğiyle uğraşıyor.

Bu sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda ekolojik durumu iyileştiren bir faaliyet olarak öne çıkıyor.

ÇÖLDEN ÇİÇEK DENİZİNE Keriya İlçesi, Hotan şehrinin yaklaşık 200 kilometre doğusunda, Taklamakan Çölü’nün güney kenarında bulunuyor.

Keriya Nehri ilçeden geçiyor ve bölgenin iklimi ile doğal koşulları oldukça özgün.

Yıl boyunca kum fırtınalarına maruz kalan bu bölgede, merkezi ve yerel yönetimler art arda ekolojik koruma ve yoksulluğu azaltma politikaları uygulayarak kumla mücadele projelerini ve tarımsal yapının dönüşümünü aktif şekilde destekledi.

Verilere göre bu yıl yalnızca Keriya İlçesi'nde gül ekim alanı 4 bin 800 hektara ulaştı; bu rakam, Hotan genelindeki 5 bin 670 hektarın büyük kısmını oluşturuyor.

Peki, neden Keriya’da bu kadar geniş bir alanda gül yetiştiriliyor?

Aitoglak Köyü’ndeki 600 hektarlık örnek parkın teknisyeni Wang Hongjun şöyle açıklıyor: “Son yıllarda bu konuyu araştırıyoruz.

Deneyimler gösteriyor ki, esas belirleyici etken iklim ve toprak koşulları.

Geçen yıl yolun iki tarafına aynı tür gülleri ektik ama sonuçlar tamamen farklıydı.

Muhtemelen atasözündeki gibi: ‘Bir mandalina güneyde yetişirse mandalin olur, kuzeyde yetişirse acı portakal olur.’” Aral’daki Wanfang Köyü tarlalarında, bir metreden uzun güller dimdik ve zarif bir şekilde yükseliyor.

EKOLOJİDEN EKONOMİYE DÖNÜŞÜM Azigul şöyle diyor: “Aslında güllerin birçok faydası var.

Bir yandan kuraklığa dayanıklılar ve kumları sabitleyebiliyorlar, diğer yandan gül reçeli ve gül çayı yapımında kullanılıyorlar – oldukça yararlılar.”Kum fırtınalarıyla mücadele için bölgede aktif şekilde yeni türler geliştiriliyor ve aşılanıyor.

Şimdi artık çöl koşullarına uygun, kuraklığa dayanıklı gül türleri yetiştiriliyor.

Wang Hongjun, “Şu anda ağırlıklı olarak Damask gülleri, Fenghua gülleri, mor dallı güller ve küçük yapraklı güller yetiştiriyoruz – hepsi buradaki iklim ve toprağa uygun, verim ve alan açısından gayet başarılı,” diyor.Geçen yıl, Taklamakan Çölü sınır sabitleme projesinin son etabında 100.000 gül fidanı dikildi ve hayatta kalma oranı yüzde 90’a ulaştı. “Damlama sulama sistemleri ve toprak iyileştirme gibi modern teknikleri kullandık, böylece güller kurak ortama daha iyi uyum sağladı,” diye ekliyor. 85 yaşındaki Yataikyzyl Köyü sakini Rahman Abu şöyle hatırlıyor: “Çocukken güller sadece reçel yapmak için yetiştirilirdi, başka pek işe yaramazdı.

Ama şimdi durum farklı: verim yüksek, alan geniş, daha çok kişi gül ekiyor.

Eskiden ilkbahar ve sonbaharda kum fırtınası eksik olmazdı, bir şey yetiştirmek zordu.

Şimdi ise köyün çevresi güzelleşti, insanlar daha iyi yaşıyor.” GÜL EFSANESİ: SİNCİANG’IN KALKINMASININ TANIĞI Sinciang Uygur Özerk Bölgesi’nin kuruluşundan bu yana geçen 70 yılda yaşanan büyük değişimlere bakıldığında, gül endüstrisinin yükselişi, ekolojik restorasyon ile bölgesel ekonomik kalkınmanın derin entegrasyonunun canlı bir örneği olarak öne çıkıyor.

Her yıl çiçeklenme mevsiminde, güneş ışığında büyüleyici kokular yayan rengarenk güller, sayısız turisti kendine çekiyor.

Bu doğal kaynağı tam anlamıyla değerlendirmek isteyen yerel kültür ve turizm birimleri, çeşitli etkinlikler düzenleyerek gül endüstrisinin potansiyelini açığa çıkarıyor.Keriya Kültür, Spor, Radyo, Televizyon ve Turizm Bürosu Başkan Yardımcısı Chen Lulu, “Turistler gül dikimi ve hasadına katılabiliyor, doğayla iç içe olmanın keyfini yaşayabiliyor ve çiçek tarlalarında harika fotoğraflar çekerek unutulmaz anlar yaşıyor.” diyor.

Bugün Keriya İlçesi’nde gül endüstrisinin yıllık toplam üretim değeri 200 milyon yuanı aşıyor.

Ekimden hasada, alımdan işleme ve satışa kadar tüm aşamaları kapsayan bir üretim ve pazarlama zinciri oluşturulmuş durumda.

Güllerin ekonomik değeri arttıkça, Keriya’da üç kooperatif kuruldu ve 70’ten fazla gül ürünü geliştirildi — gül dolgulu gözleme ve gül suyu gibi.

Endüstri artık basit üretimden ileri düzey işlemeye geçerek ürünlerin katma değerini artırıyor.

Bu ürünler sadece pazarı zenginleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda 4 binden fazla kırsal sakine istihdam sağlıyor.

İlçede “kooperatif + e-ticaret + çiftçiler” modeliyle satış kanalları genişletiliyor.

İlgili Sitenin Haberleri