Haber Detayı
Necef Çölü'nde 40 Evin Yıkımı Sonrası Filistinli Bedevilerden Büyük Protesto
İsrail'in Necef Çölü'nde "ruhsatsız" gerekçesiyle 40 evi yıkması sonrası Filistinli bedeviler Birüssebi'de toplanarak tepkilerini gösterdi.
Necef Çölü'nde 40 Evin Yıkımı Sonrası Filistinli Bedevilerden Büyük Protesto İsrail'in güneyindeki Necef Çölü bölgesinde, yetkililerin "ruhsatsız" gerekçesiyle gerçekleştirdiği yıkımların ardından, Filistinli bedeviler kapsamlı bir protesto düzenledi.
Yıkımın hedef aldığı köy sakinleri ve destekçileri, hak arama taleplerini seslendirmek için güneydeki Birüssebi kent merkezinde bir araya geldi.
Protestonun Öne Çıkan Noktaları Necef Arapları Yüksek Yönlendirme Komisyonu'nun çağrısıyla düzenlenen eyleme yüzlerce kişi katıldı.
Göstericiler, "Konut bir haktır, suç değil", "Arap köyleri Necef'in sarsılmaz kalbidir", "Asla diz çökmeyeceğiz ve topraklarımızdan vazgeçmeyeceğiz" ve "Necef'teki evlerin yıkımına bir son verin" yazılı pankartlar taşıdı.
Eski Milletvekilinden Sert Tepki Eski İsrail meclisi üyesi Yusuf Atavne, protestoda yaptığı konuşmada yıkımı sert bir dille eleştirdi: "Dün yaşananlar, bir devletin vatandaşlarına karşı işlediği bir suçtu.
Yaşananlar adaletsizlikti.
Özgürsünüz ve özgür bir insan adaletsizliği kabul etmez.
Negev'deki yıkım denklemi, bu tür gösteriler dışında değişemez.
Evini savunmak ulusal, dini ve ahlaki bir görevdir." Köylerin Resmi Statüsü ve Risk Altındaki Nüfus İsrail makamlarınca tanınmayan köyler, resmi kayıtlarda varlığı kabul edilmeyen yerler olarak biliniyor; bu nedenle bu köylere elektrik, su, altyapı, eğitim ve sağlık gibi kamu hizmetleri sağlanmıyor.
Tel Aviv yönetiminin resmi olarak tanımadığı köylere ait 30'un üzerindeki köyde yaşayan 120 bin kişi, mevcut politikalar nedeniyle evlerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor.
Ayrıca, Necef Çölü'nde bulunan ve yaklaşık 1.500 kişinin yaşadığı tahmin edilen el-Sir köyünde, İsrail güçlerinin çarşamba günü gerçekleştirdiği operasyonla 40 ev yıkılmıştı.
Sonuç Birüssebi'deki gösteri, Necef bölgesindeki yıkımların toplumsal duyarlılık yarattığını ve Filistinli bedevilerin konut hakkı taleplerinin artarak gündemde kalacağını gösterdi.
Protestocular, ulusal ve hukuki çerçevede haklarının korunmasını talep ediyor.