Haber Detayı
Yeraltı kaynakları için Sudan'ı bölme çabası mı? Uzman isim açıkladı: Asıl hedef altın değil, 'vekalet' oyunu!
Afrika’nın en büyük altın üreticilerinden biri olmasına rağmen açlık ve iç savaşla boğuşan Sudan’da yaşanan vahşetin ardında büyük bir çıkar savaşı yatıyor. Hızlı Destek Kuvvetleri’nin katliamları dünyanın tepkisini çekerken, SETA Dış Politika Uzmanı Dr. Tunç Demirtaş A Haber canlı yayınında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Dr. Demirtaş, Sudan’da hedef sadece altın değil, jeopolitik güç mücadelesi. Ülke, vekalet savaşlarının tam merkezinde dedi.
Afrika'nın en büyük üçüncü altın üreticisi olmasına rağmen dünyanın en yoksul ülkelerinden biri olan Sudan, bir kez daha katliamlar ve açlık tehlikesiyle dünyanın gündeminde.
Yıllardır süren iç savaşta on binlerce insan hayatını kaybederken, Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) Faşir kentindeki son katliamları, ülkedeki insani krizi zirveye taşıdı.
Peki, bu kanlı savaşın arkasında ne var?
Sudan, zengin yeraltı kaynakları için mi bölünmek isteniyor?
SETA Dış Politika Araştırmacısı Dr.
Tunç Demirtaş, A Haber canlı yayınında Sudan'daki kirli oyunun şifrelerini deşifre etti.
SUDAN'DA KATLİAMIN NEDENİ ALTIN VE PETROL MÜ?
SUDAN'IN DEĞERLİ YERALTI ZENGİNLİKLERİ NELER? 'ALTIN LANETİ': ZENGİNLİK FELAKETE DÖNÜŞTÜ Sudan'ın devasa altın ve petrol rezervlerine sahip olmasına rağmen halkının neden sefalet içinde yaşadığı sorusunu yanıtlayan Dr.
Tunç Demirtaş, 'kaynak laneti' kavramına dikkat çekti ve krizin merkezindeki madenlerin HDK kontrolünde olduğunu belirtti.
Demirtaş, 'Altının olması çok önemli bir zenginlik.
Ama bu zenginlik kime yarıyor?
O soruyu sormak gerekiyor.
Çünkü bir noktada da aslında genel galatı meşhur bir ifade vardır ya 'altın laneti', 'petrol laneti' şeklinde.
Belki de bugün Sudan bu kapsamda bu olayları yaşıyor...
Ülkenin en büyük altın madenleri Hızlı Destek Kuvvetleri'nin kontrolünde.' ifadelerini kullandı.
HEDEF SADECE MADENLER DEĞİL, JEOPOLİTİK SAVAŞ SAHASI Dr.
Demirtaş, çatışmayı sadece yeraltı zenginlikleri üzerinden okumanın eksik olacağını, Sudan'ın stratejik konumunun da bu kanlı mücadelenin ana sebeplerinden biri olduğunu vurgulayarak, 'Sadece bu krizin enerji kaynakları, madenler üzerinden okunması doğru olmaz.
Bunu çok daha geniş kapsamlı okumak lazım.
Bir de jeopolitik etkisi var bunun.
Kızıldeniz'e 800 kilometrelik sınırı olan, özellikle Port Sudan Limanı gibi kritik bir limana sahip bir ülkeden bahsediyoruz.
Kızıldeniz dediğimiz coğrafya, dünya ticaretinin yüzde 12'sinin akmış olduğu bir coğrafya.
Burada küresel ve bölgesel bir güç mücadelesi sahası var artık.
Bu net bir şekilde ortaya konuluyor.' dedi.
ÇATIŞMANIN ARKASINDAKİ DIŞ GÜÇLER: 'VEKİLİN VEKİLİ' OYUNU Çatışan taraflardan biri olan ve katliamlarla gündeme gelen Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) arkasındaki dış güçlere işaret eden Dr.
Demirtaş, Birleşmiş Milletler raporlarına da yansıyan iddiaları ve İsrail'in bölgedeki rolünü şu sözlerle anlattı.
Demirtaş, 'İsrail'in güvenliği açısından da Sudan'ın bir bütüncül yapıda olması tehdit oluşturuyor algısına sahip İsrail...
Hızlı Destek Kuvvetleri'nin arkasında Birleşik Arap Emirlikleri'nin olduğuna yönelik iddialar bulunuyor.
Bu iddiaları yine aynı şekilde sadece Birleşmiş Milletler değil, diğer batılı ülkelerin de Sudan çalışan uzmanlarının da ciddi bir şekilde bu milis gücünün arkasında Birleşik Arap Emirlikleri'nin, hatta Birleşik Arap Emirlikleri'yle beraber İsrail'in de birlikte yol aldığına yönelik çeşitli iddialar söz konusu.
Yani burada vekilin vekili durumu karşımıza çıkıyor.' dedi.
ARABULUCULUK ÇABALARI SAMİMİ Mİ?
ABD, Suudi Arabistan, BAE ve Mısır gibi ülkelerin oluşturduğu 'Dörtlü Mekanizma'nın arabuluculuk çabalarını da değerlendiren Dr.
Demirtaş, çatışmayı körüklediği iddia edilen aktörlerin çözüm masasında olmasının ne kadar sağlıklı olduğunu sorguladı ve 'Burada savaşı bitirmeye yönelik bir mekanizma mı kuruldu?
Yoksa savaşı zaten körüklediği iddia edilen bir aktörün bu dörtlü mekanizmanın içerisinde savaşı bitireceğine inanmak ne kadar doğru?
Bu soruyu sormak gerekiyor.
Hatta bunun daha da ötesine de gidebiliyoruz.
Yani bütün küresel sistemi dışarıdan bakıp gördüğümüzde, haritaya baktığımızda Kolombiyalı askerlerin Sudan sahasında olduğunu görüyoruz.
Sırp askerlerin, paralı askerlerden bahsediyorum, aynı şekilde Sudan'da olduğunu görüyoruz.' dedi.
SUDAN'DA KATLİAMIN NEDENİ ALTIN VE PETROL MÜ?
SUDAN'IN DEĞERLİ YERALTI ZENGİNLİKLERİ NELER?
A HABER UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN