Haber Detayı

Türkiye’nin saklı bitki güzelliğine sanatsal dokunuş
Sektör haberleri dunya.com
26/11/2025 00:00 (4 hafta önce)

Türkiye’nin saklı bitki güzelliğine sanatsal dokunuş

T.C. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde; Flora Araştırmaları Derneği iş birliğiyle ve Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’nin bilimsel koordinasyonuyla yürütülen, DÜNYA Gazetesi Yönetim Kurulu Üyesi Neslihan Mumcu’nun desteği ile hazırlanan Resimli Türkiye Florası’nın 17. Cilt Sergisi Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı’nın katılımıyla Ankara’da açıldı.

Nagihan KALSINTürkiye’nin benzersiz bit­ki zenginliğini kayıt altına alan Resimli Türkiye Flo­rası Projesi’nin 17.

Cildi, Karan­filgiller’e ayrılan özel bir seçkiyle sanat ve bilimin buluştuğu sergide tanıtıldı.

T.C Cumhurbaşkanlığı himayelerinde yürütülen Resimli Türkiye Florası Projesi, 17.

Cildi olan Karanfilgiller seçkisinin yer aldığı özel bir sergiyle Ankaralı sanatseverlerle buluştu.DÜNYA Gazetesi Yönetim Kurulu üyesi Neslihan Mumcu’nun desteği ile Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçe­si’nin bilimsel koordinasyonuy­la hazırlanan ve Türkiye’nin do­ğal bitki varlığını kayıt altına alan proje, hem bilimsel niteliği hem de sanatsal bakışıyla Türkiye’nin en kapsamlı flora çalışması olma­yı sürdürüyor.

Serginin açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, “Doğa yalnızca korunacak bir varlık de­ğildir; anlaşılacak, hissedilecek ve birlikte yaşanacak bir yaşam dili­dir” sözleriyle çalışmanın kültü­rel ve ekolojik önemini vurguladı.DÜNYA Gazetesi Yönetim Kurulu Üyesi Neslihan Mumcu, projenin bilimsel çerçeve ile estetik yakla­şımı bir araya getirdiğini belirte­rek “Bu seçki, bitkilerin yalnız­ca biçimlerine değil, taşıdıkları hafızaya ve doğayla kurdukları bağa odaklanan bir anlatı sunu­yor.

Farklı disiplinlerin bir arada yürüttüğü katkılar, serginin hem içerik hem de sunum bakımından bütüncül bir yapı kazanmasını sağlıyor” dedi.Yüzlerce bilim insanı ve sanatçı katkı verdi2009 yılında Flora Araştırma­ları Derneği çatısı altında başla­tılan ve 30 cilt olarak planlanan proje, Türkiye’nin doğal bitkileri­ni güncel verilerle kayıt altına al­mayı hedefliyor.

Çeşitli üniversi­telerden yüzlerce bilim insanı ve sanatçının katkı verdiği çalışma, hem bilimsel hem de estetik yö­nüyle Türkiye’de botanik alanın­da hazırlanan en kapsamlı flora yayını olma özelliğini taşıyor.

Kül­tür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, konuşmasında do­ğanın kendi döngüsünü sessizce sürdüren hikâyesine dikkat çeke­rek, toprağa düşen bir tohumdan rüzgârla savrulan polene kadar her canlının ekosistemdeki gö­rünmez sözleşmeye bağlı olduğu­nu ifade etti.

Bu nedenle bitkilerin biçim, renk ve kokularının yalnız­ca estetik değil, aynı zamanda “bi­yolojik hafızanın taşıyıcısı” oldu­ğunu söyledi.Gökhan Yazgı, “Bir bitkinin bi­çimi, rengi, kokusu yalnızca es­tetik bir ayrıntı değildir; ekolojik bir işlevin, biyolojik hafızanın ve yaşamı sürdüren görünmez bir sözleşmenin parçasıdır.

İşte Re­simli Türkiye Florası Projesi, tam da bu farkındalığın odak noktası olarak karşımıza çıkıyor.

Türki­ye’nin bitkilerini yalnızca adla­rıyla değil; çizgileriyle, renkleriy­le, hafızalarıyla anlatan uzun so­luklu bir çalışma olarak imzasını atıyor” dedi.Söz konusu projenin, Türkiye’de doğal olarak yetişen bitkilerin ta­mamını kayıt altına alan en kap­samlı flora yayını olma özelliğini taşıdığına da değinen Yazgı, “Bu çalışma; yalnızca bir botanik reh­beri değil, aynı zamanda Türki­ye’nin biyolojik mirasını geleceğe taşıyan bir bellek projesidir.

Bilim süreci kaydeder; sanat bu hikâye­ye tanıklık eder.

Doğa kendi yaşa­mına devam ederken, çizimde, ke­limede ve araştırmada kendine ikinci bir hayat bulur” açıklama­sını yaptı.Botanik dünyasına adanan bir ömürResimli Türkiye Florası’nın Başeditörü, botanik dünyasının duayen ismi Prof.

Dr.

Adil Güner de katılımcılara projenin öne­mini anlattı.

Tam 52 yıldır bo­tanik çalıştığını belirten Güner, “1973’ten beri işim gücüm bota­nik.

Doğal bitkiler bu ülkenin en temel yaşam kaynaklarından bi­ri.

Yaptığımız çalışmayı sergile­mek vatandaşla bilgiyi paylaş­mak, farkındalık yaratmak için önemli” dedi.

Güner, Türkiye’de bilinen yaklaşık 10 bin bitki türü bulunduğunu, yeni keşiflerle bu sayının 11 bine yaklaşacağını an­cak doğanın dinamik yapısı nede­niyle kesin bir rakam vermenin mümkün olmadığını söyledi.Bozkıra sahip çıkmalıyızKonuşmasında iklim krizine de geniş yer ayıran Prof.

Güner, de­ğişen iklim koşullarının bitki ya­şamını doğrudan tehdit ettiğini dile getirdi.

Güner, “Bitki alıştığı iklimi kaybediyor.

Kimi daha yük­sek yerlere çıkmaya çalışıyor, ki­misinin çıkacak yeri yok.

Sıkışıp kalıyorlar” dedi.Doğal ortamda korumanın artık zorlaştığını be­lirten Güner, “gurbette koruma” yöntemlerinin tohum bankaları ve botanik bahçeleri ile önem ka­zandığını vurguladı.

Ancak esas korunmanın bitkinin doğal yaşam alanında mümkün olacağını ifade etti.

Güner’e göre Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri bozkır­ların sahipsizliği...

Güner, “Bozkır Türkiye’nin bitki çeşitliliğinin en büyük kaynağıdır.

Ne yazık ki en çok tahrip edilen yer.

Bozkıra sa­hip çıkmamız gerekiyor” dedi.Hedef, bitki bilgisini toplumla paylaşmakNezahat Gökyiğit Botanik Bah­çesi Müdürü Salih Sercan Ka­noğlu da Türkiye’nin dört bir ya­nındaki botanikçilerin uzmanlık alanlarına göre farklı bitki cinsle­rini yazdığını anlattı.

Akademis­yenlerin arazi çalışmalarından ressamların çizim süreçlerine kadar tüm giderlerin ANG Vak­fı tarafından karşılandığını be­lirten Kanoğlu, “Başlangıçta yal­nızca ilk 5 cildin desteklenmesi planlandı.

Sürdürülebilir destek­ler sağlanamayınca biz vakıf ola­rak projenin tamamını üstlen­dik” dedi.

Kanoğlu, bahçenin en büyük hedefinin ‘Üretilen bitki bilgisini toplumla buluşturmak’ olduğunu vurguladı.Biyolojik mirası geleceğe taşıyor Resimli Türkiye Florası Projesi, yalnızca bir botanik rehberi değil; Türkiye’nin biyolojik mirasını geleceğe taşıyan bir bellek çalışması olarak tanımlanıyor.

Bitki adlarının doğru biçimde halka aktarılması için proje kapsamında “Türkçe Bitki Adları Yönergesi” oluşturulurken, bu alandaki bilimsel denetim mekanizması Flora Araştırmaları Derneği çatısı altında yürütülüyor.Projenin ilk cildi 2014 yılında ANG Vakfı ve Flora Araştırmaları Derneği tarafından Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları etiketiyle yayımlandı.

İkinci cilt 17 Mart 2018’de çıktı.

Üçüncü cilt ile yeni tanıtılan 17. cilt arasındaki tüm çalışmalar ise ANG Vakfı ve Flora Araştırmaları Derneği iş birliğiyle Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’nde hazırlanıyor.Mumcu: Kültür ve sanatın gelişimine katkı sunan projeleri desteklemek hepimizin sorumluluğu DÜNYA Gazetesi Yönetim Kurulu Üyesi Neslihan Mumcu, Edinburgh’da tamamladığı ve İngiltere’de devam eden bitki ressamlığı eğitiminin yanı sıra yıllardır resim sanatı üzerine çalıştığını belirterek, “Üretmeye ve öğrenmeye devam ediyorum” dedi.

Sanat alanındaki birikimlerinin kendisini her zaman kültür ve sanat projelerinin içinde yer almaya teşvik ettiğini vurgulayan Mumcu, sanatın toplumla kurduğu güçlü bağa ve dönüştürücü etkisine inandığını ifade etti.Mumcu, kültür ve sanatın gelişimine katkı sunan projeleri desteklemeyi bir sorumluluk olarak gördüğünü söyleyerek, şunları kaydetti: “Resimli Türkiye Florası Projesi’nin 17. cildinin sanatseverlerle buluşmasına vesile olmaktan gurur duyuyorum.

Ülkemizin zengin bitki mirasını bilimsel ve sanatsal bir dille geleceğe taşıyan bu kıymetli çalışmaya katkı sunabilmek benim için ayrı bir mutluluk.

Bu projeyi emekle büyüten tüm bilim insanlarına, sanatçılarımıza ve kurumlarımıza içtenlikle teşekkür ediyorum.”

İlgili Sitenin Haberleri