Haber Detayı

Ümmet: Parçalanmış bir Türkiye
Yazarlar cumhuriyet.com.tr
02/12/2025 04:00 (3 hafta önce)

Ümmet: Parçalanmış bir Türkiye

Dünkü yazımın sonu “Peki niye şimdi ümmet” sorusuyla bitiyordu. Yer darlığından yanıtı yoktu.

Dünkü yaz ımın sonu “Peki niye şimdi ümmet” sorusuyla bitiyordu.

Yer darl ığından yanıtı yoktu.

PKK, Öcalan ve DEM’in bir süredir geli ştirdikleri ipe sapa gelmez “K ürtler Türklerle ümmet olduklar ı i çin Kurtulu ş Savaşı’na katıldılar.

Fakat T ürkiye ulus devletinin kurulmas ıyla, Şeyh Sait K ürt isyan ını başlattı” , ger çeklerle ili şkisi olmayan s özde teorilerine dünkü yaz ımda az ve öz yan ıt vermiştim.

Şeyh Sait’in 1925 isyanına bug ünün örgütlü Kürt milliyetçi yap ısı, b ütünle şik olarak sahip ç ıkıyor.

Şeyh Sait’e sahip ç ıkmak, “Devrimci...

Marksist” g örünümüyle ba şlayan K ürt hareketinin, eskinin feodal yap ılarının takip çisi olduklar ını ilan etmek anlamına gelir.

Şeyh Sait’i paravan olarak kullanıyorlar ve Şeyh Sait’in başaramadığına soyunuyorlar.

Abartıyor muyum?

Hi ç de ğil.

D ünkü yaz ıma gelen tepkilere g öre, Şeyh Sait’i bug ün taktiksel olarak kullan ıyorlar.

İlkesizlik insan öldürür.

BAŞTAKİ SORUM BAKİ HÂLÂ!

Peki neden şimdi ümmetçili ğe sarılıyorlar?

Ümmetçilik, iki ayr ı milletin gerektiğinde ayrı ayrı yaşamalarını da i çeriyor.

Osmanl ı zamanındaki gibi.

Ve bug ünkü iktidardan da ışık alıyorlar. “T ürkler, Kürtler, Araplar” söylemi veya politikas ı, T ürkiye topraklar ı i çinde ay ırımcılığı i çerir.

Tek bir ulus de ğil, T ürkiye’nin farkl ı “ ulus çuk ”lardan olu ştuğunu dile getirir veya i çselle ştirir.

O zaman da bu farklılıklara uygun y önetim biçim(ler)inin gerekti ğini ça ğrıştırır.

K ürt milliyetçi hareketinin, zaten özerk yönetim istekleri kimseye yabanc ı değil.

AYRIMCILIĞIN PARAVANASI Ümmetçili ği, ayrımcılığın paravanası olarak kullanan bir noktaya d ü şt ü, Kürt milliyetçi hareketi.

Şimdi bunu T ürkiye’nin kurulu şunu reddiyeye kadar g ötürüp kendilerine bir “kurgu tarih” yazmaya ba şladılar.

Bu kurgu tarih kendilerini bir baş d ü şman arayışına da g ötürür.

Tabii Atatürk ’ü kastediyorum.

Yazd ıkları tarihte, Atat ürk dü şmanlığını hen üz tam yerle ştirmiş değiller.

Ama 1924 Anayasası’nı, Lozan’ı reddetmeleri, Şeyh Sait’e sahip ç ıkmaları, Atat ürk için de bir reddiyedir.

Bunu dile getirmekten henüz mahcubiyet duyduklar ı s öylenebilir mi?

Öcalan ve ekibi, tarihe bak ışta Saray ile b ütünle şiyor.

Alacakları tavizlere karşılık Erdoğan ’ı yeniden başkan se çtirme e ğilimleri de biliniyor.

Cumhurbaşkanının “silah yakma şovu” ndan sonra “T ürk-Kürt-Arap” ittifak ından s öz etmesi bo şuna değildi.

DEM’liler mahcubiyetten hemen yalanlamışlardı.

Gelişmeler yalanlamanın ger çekli ğini sorguluyor.

BİR NOKTA DAHA...

Çok yak ın gelecekte, “eski” diye nitelendireceğimiz PKK’lilerin politikaya atılması ile bu kez siyaset planında K ürt milliyetçili ğinin ülkede zirve yapaca ğını s öylemek, gerçekçi bir öngörü olmaz m ı?

Demokratik bir ülke birli ği i çinde Kürt meselesinin konu şulması, tartışılması ve çözümler bulunmas ının yollarının kapanacağı ve ayrımcılığın k örüklenece ği tehlikesini g örmek yanl ış mı yoksa ben mi fazla karamsarım?

İlgili Sitenin Haberleri