Haber Detayı
Smart Solar işçileri 46 gündür direniyor: Birlikte üretip birlikte kazanmak istiyoruz
Smart Solar’da 46 gündür süren grevde işçiler, 3 bin liralık zam teklifine karşı ‘Yoksulluk sınırı neredeyse 100 bin lirayken bu ücretlerle yaşamamız mümkün değil.’ dedi; birlikte üretip birlikte kazanmak istediklerini belirterek işvereni masaya davet etti
Kocaeli Gebze’de 46 gündür grevde olan Smart Solar işçileri, düşük ücret dayatmasına karşı insanca yaşayabilecek bir ücret ve güvence talebiyle çalışmalarını sürdürüyor.
Çoğunluğunu kadınların oluşturduğu işçiler, Ulusal Kanal’da Emek Dünyası programında hem yaşadıkları ekonomik zorlukları hem de grev sürecindeki dayanışmayı anlatarak Smart Solar Yönetim Kurulu Başkanı Halil Demirdağ’ı bir kez daha masaya çağırdı.
Yıllardır yoksulluk sınırının altındaki ücretlerle üretim yaptıklarını belirten işçiler, “Birlikte üretiyoruz, birlikte kazanmak istiyoruz.” diyerek geriye dönük haklarının ödenmesini, toplu sözleşmenin 1 Temmuz’dan itibaren geçerli olmasını talep etti. ‘ÇOCUKLARIMIZI GELECEĞE DAHA İYİ HAZIRLAMAK İSTİYORUZ’ Smart Solar işçilerinden Nihal Erdem, şunları söyledi: “Yedinci ayda imzalanması gereken toplu sözleşme sürecini patronun uzatması, toplantılara ara vermesi ve bu süreçte herhangi bir olumlu adım atmaması bizi grev sürecine itti.
Beklentilerimiz karşılanmadı, taleplerimiz yerine getirilmedi.
Görmezden gelindik.
Temmuz ayındaki sözleşme bizim ikinci sözleşmemiz olacaktı.
O zamana kadar adım atılmadı, teklif verilmedi.
Arabuluculuk sürecinde de olumlu bir adım atılmadı.
Ardından gelen iki aylık bekleme sürecinde de yine olumlu bir adım gelmedi.
Sonrasında seyyanen yüzde 6’lık bir zam teklif edildi.
Bu da 3 bin lira yapıyor.
Bunu kabul edemeyeceğimiz için grev sürecine girdik. 46’ncı gündeyiz, mücadelemizi sürdürüyoruz. “Yoksulluk sınırının altındaki rakamlarla ev geçindirmek, çocuklarımızı okutmak; kira fiyatlarının 25-30 bin lira civarında olduğu bir ülkede bunları karşılamak çok zor.
Bu rakamlarla geçinemiyoruz.
Amacımız sadece eşimize destek olmak ya da yatırım yapmak değil.
Çocuklarımızın iyi bir eğitim alabilmesi için mücadele ediyoruz.
Çocuklarımızı geleceğe daha iyi hazırlamak istiyoruz. “Biz kadınlar olarak hayatın her alanında varız.
Hayatın her alanında var olmaya devam etmek için grevde de gücümüzü göstermeye devam edeceğiz.
Sesimizin duyulmasını istiyoruz.
Daha refah bir yaşam istiyoruz.
Bir kadın, küçük bebeğini evde bırakıp çalışmaya geliyorsa bunun bedeli 3 bin liralık zam olmamalı.
Patronumuzun kazanmış olduğu başarılardan biz de gurur duyuyoruz ama tek talebimiz insanca yaşamak.” ‘KADINLAR OLARAK DA ZOR GÜNLER GEÇİRİYORUZ’ “Grevde ilk günkü coşkumuz, heyecanımız devam ediyor.” diyen Zuhal Şen, şu ifadeleri kullandı: “260 arkadaşımla beraber her gün biraz daha kenetlendik.
Etrafımızdan aldığımız desteklerden güç aldık.
Umarım ileriki günlerde istediğimiz sonuçları alırız. 260 işçiden 160’ını kadınlar oluşturuyor.
Kadınlar açısından bakınca çok zor günler geçiriyoruz.
Benim iki küçük çocuğum var; onları okula götürmek zorundayım.
Çalışırken saatlerimiz belliydi ama şu an grev sürecinde çadırı sürekli bırakamam.
Evini tek başına geçindiren kadın arkadaşlarımız var.
Biz, mücadelemizin sonuna kadar arkasındayız fakat bunun uzun sürmemesini diliyoruz.
Erkek arkadaşlarımızla beraber omuz omuzayız.
Bizler işini seven insanlarız.
İşimizin başına dönmek istiyoruz.
Halil Bey’e de seslenmek istiyoruz: Biz çalışıyoruz, kazandırıyoruz; o kazançtan payımızı istiyoruz.
Masaya davet ediyoruz.
Bizi dinlemesini istiyoruz.” ‘HAYATIMIZI SÜRDÜREBİLECEĞİMİZ BİR ZAM İSTİYORUZ’ Emine Küçük şunları kaydetti: “Çalışma koşullarımız grevden önce yoksulluk sınırının altındaydı.
Bu yola bu yüzden çıktık.
Ücretlerimiz asgari ücretin çok az üzerindeydi.
Daha önce de sendikalaşma girişimleri olduğunda 70-80 kişi işten çıkarılmıştı.
Bu yüzden sendikalaşamamıştık.
İkinci sendikalaşma dönemimizde ise başarıyla sendikalaştık.
Bize, ‘Greve çıkarsanız fabrikayı kapatırız.’ dediler.
Daha iyi ücretlerde çalışmak için greve çıktık.
Kazanacağız. “Çocuklarımın biri üniversitede, diğeri ortaokulda.
Zor şartlarda yaşamımızı sürdürüyoruz.
Erkeğiyle kadınıyla dayanışma içindeyiz; bağımız güçlü.
İşverenin istediğini eksiksiz verdik.
Biz de ondan hayatımızı sürdürebilmek için zam istiyoruz.
Birlikte üretip birlikte kazanmak istiyoruz.” ‘AY SONUNU NASIL GETİRECEĞİMİZİ DÜŞÜNMEYELİM’ “Kadınların ev yükü de var üzerlerinde.” diyen Arzu Taş da şöyle devam etti: “Hem grev için çadırda oluyoruz hem de eve gelip yemek, temizlik yapıyoruz.
Bu açıdan biraz daha fazla zorlanıyoruz.
Ben, hayatını tek başına sürdüren bir kadınım; iki çocukla yaşıyorum. 20 bin lira kira veriyorum.
En azından ay sonunu nasıl getireceğiz, kirayı nasıl ödeyeceğiz diye düşünmek istemiyoruz. “Patronumuz da kazansın, biz de kazanalım.
Bizim niyetimiz bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek.
Üzümü de birlikte yiyelim.
Sekiz senedir çalışıyorum ve işimi seviyorum.
Bir an önce uzlaşalım.” ‘GERİYE DÖNÜK ÖDEMELERİMİZ YAPILMALI’ Geriye dönük ücretlerini de almak istediklerini söyleyen Varol Bektaş, şöyle konuştu: “Öncülerimiz kadın arkadaşlarımız.
Sürecimiz 1 Temmuz’da başlamıştı.
Patron sürekli sıfır zam teklifiyle geliyordu.
İki yılı sıfır zam ile geçirmemiz istendi.
Biz bunun böyle olamayacağını söyledik.
Grev işçinin silahıdır ama biz bunu son ana kadar kullanmak istemedik.
Patronun ücretleri tutarsız bir şekilde düşük tutmasından dolayı süreç grevle sonuçlandı.
Greve çıktıktan sonra verilen düşük teklifi de kabul etmedik.
En son 62 bin liraya geldik ama bunun 1 Ocak’tan itibaren olmasını istediler.
Böyle olunca 1 Temmuz’dan beri verilmeyen ücretlerimiz içeride kalmış oluyordu.
Sürecimiz ve görüşmelerimiz hâlâ devam ediyor.
Kadınlarımız da inatçı bir şekilde mücadeleye devam ediyor.
Güzel bir sonuca ulaşmamız lazım. “Patronumuz Halil Bey masaya gelirse taleplerimizi söyleyebileceğiz.
Yoksulluk sınırının neredeyse 100 bin lira olduğu bir yerde tabii ki ona ulaşamıyoruz ama en azından yoksulluk sınırına yaklaşmak istiyoruz.
Bırakın yoksulluğu, açlıkla mücadele ediyoruz.
Bu süreç masada çözülür.
Aksi takdirde grev devam edecek.
İşveren de kazansın, biz de kazanalım.
Kırmızı çizgilerimiz şunlar: Sözleşmemizin 1 Temmuz’dan itibaren baz alınmasını istiyoruz.
Geriye dönük ödemelerin yapılmasını istiyoruz.
Çalışan arkadaşlarımızın, hepimizin talebi ailemizi refah içinde yaşatmak.” AYDINLIK GAZETESİ’NE ZİYARET Ulusal Kanal’daki programlarının ardından Aydınlık Gazetesi’ni ziyaret eden Smart Solar işçileri, sürece verdikleri destek nedeniyle gazete yönetimine teşekkür etti.
Ziyaret sırasında işçilerle bir araya gelen Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Tevfik Kadan, “Gazetemiz emrinizdedir.” diyerek grev sürecini yakından takip ettiklerini ve seslerini duyurmaya devam edeceklerini vurguladı.
İşçiler de kamuoyunun doğru bilgilendirilmesinin mücadeleleri açısından önemli olduğunu belirterek, dayanışmanın kendilerine güç verdiğini ifade etti.