Haber Detayı
‘Koleksiyonu tamamladım!’
Mısır’da düzenlenen 27. Dünya Karate Şampiyonası’nda altın madalya kazanan Eray Şamdan, Türkiye’ye büyük bir gurur yaşattı. 60 kiloda karate tarihinin en çok puan toplayan sporcusu unvanına ulaşan Şamdan’ın başarısında antrenörü de olan babası Adnan Şamdan’ın emeğinin ve desteğinin payı çok büyük. Şamdan ailesiyle şampiyonayı, karate tutkularını ve baba-oğul çalışma disiplinini nasıl sağladıklarını konuştuk.
Eray Şamdan 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda Türk spor tarihinin karatedeki ilk olimpiyat madalyasını kazanmıştı.
Milli karateci ve Darıca Belediyesi Eğitim ve Spor Kulübü sporcusu Şamdan 27-30 Kasım’da Mısır’da düzenlenen 27.
Dünya Karate Şampiyonası’nda başarılarına bir yenisini ekledi; altın madalya kazandı.
Dünyanın en iyi 32 karatecisinin katıldığı şampiyonada erkekler kumite (kurallar dahilinde karşılıklı serbest dövüş biçimi) 60 kiloda tatamiye (minder) çıkan milli karateci; yarı finalde Yunan, finalde Kosovalı rakibini yenerek dünya şampiyonu oldu. “Bütün bireysel müsabakalarda altın madalya kazanmış oldum, koleksiyonu tamamladım” diyen Eray Şamdan’la (28) konuştuk.
Antrenörlüğünü yapan babası Adnan Şamdan da sorularımızı yanıtladı.◊ Karateyle tanışmanız babanız sayesinde olmuş...
Babam antrenör olduğu için aslında doğduğumdan beri karatenin içindeyim.
Bütün hayatım karateyle geçti. 5 yaşında başladım resmi olarak. 23 yıldır aktif olarak bu sporun içindeyim.◊ Mısır’da çok önemli bir başarı kazandınız.
Şampiyona nasıl geçti? 2025 benim için çok başarılı geçti.
Eksik olan tüm kulvarlarda altın madalya almış oldum.
Çok motiveydim.
Şampiyon olacağıma çok inanıyordum.
Zorlu bir turnuvaydı.
Dünyanın en iyi 32 sporcusunun katıldığı bir dünya şampiyonası oldu.
Çok zorlu 7 maç yaptım.
Zor olması aslında zaferimi tatlı kıldı. ◊ Sizin için en unutulmaz anlar nelerdi?2023 Dünya Şampiyonası yarı finalinde Yunan rakibim Hristos-Stefanos Xenos’a yenilmiş, üçüncü olmuştum.
Burada yarı finalde tekrar onunla maç yaptım.
Çok kritik bir maçtı.
Normal süre 1-1 bitti. 4 hakemin kararında da 2-2 eşitlik sağladık.
Orta hakemin 3-2 kararlarıyla ben kazanmış oldum.
Hristos-Stefanos Xenos’la bu maçla beraber 18 maç yaptık. 10’unu ben kazandım, 8’ini o kazandı.
Aramızda büyük bir rekabet var.
Onu yenerek finale kalmak benim için film gibi bir an oldu.◊ 2021’de gümüş madalyayla Türk spor tarihinin karatedeki ilk olimpiyat madalyasını kazanmıştınız...2020 Tokyo Olimpiyatları 2021’de yapıldı pandemi nedeniyle.
Her sporcunun hedefi, hayali olan olimpiyatlarda madalya kazandım.
Sonra karate olimpiyatlardan çıktı.
Sadece olimpiyatlarda gümüş madalyam var, olimpiyatlar devam etseydi belki orada da altın madalya olacaktı.
Aslında kariyerimin özelliği şu; bütün bireysel müsabakalarda altın madalya kazanmış oldum.
O yüzden ‘Koleksiyonu tamamladım’ diyorum.
Dünya sıralamasında birinciliğe oturmuş oldum.
Tüm zamanlar 60 kiloda karate tarihinin en çok puan toplayan sporcusu unvanına ulaştım.◊ Karate ruhsal gelişime de önem veren bir spor.
Bu spor yaşamınızı nasıl etkiledi?
Hem ruhen hem fiziken insanı geliştiren bir spor.
Uzakdoğu felsefesinin o saygısını zaten içinde barındırıyor.
Dersleri, antrenmanları selamla açar, selamla kapatırız.
Karate ilişkilerini geliştiren bir felsefe katıyor insana.
Çocukluktan beri karateci olduğum için okulda ekstra bir ilgi oluyordu.
Dünyanın her yerinde arkadaşım var, şu an nereye gitsem, cebimde 5 kuruş para olmasa, birini arasam misafir eder.
Yani sosyal çevre açısından da çok şey kattı.◊ İlerisi için planlarınız neler?Karate hayatımın her zaman merkezinde.
Sporculuğu bıraktığımda bile karateden kopmamayı düşünüyorum, sporcular yetiştirmek istiyorum.
Bu da benim için ayrı bir gurur olabilir.
Karate benim yaşam tarzım.◊ Size ‘Rüzgârın Oğlu’ diyorlar.
Başka lakaplarınız var mı?
Maç içinde teknikleri çok hızlı yaparım ve hakemlerin bile göremediği zamanlar olur. 2014 Avrupa Şampiyonası’nda hiç puan vermeden finale kaldım.
O şampiyonada tribünden bir arkadaşımız “Rüzgârın oğlu” diye bağırmıştı.
Oradan kalan bir şey oldu. “Karatenin Messi’si” de diyorlar.
Onu da 2015’te U21 Dünya Şampiyonu olduğumda Ertem Şener yazmıştı.
İki lakabımı da seviyorum.‘İstersen kâinat şampiyonu ol, insani değerleri taşımıyorsan kocaman bir hiçsin’◊ Adnan Bey, sizin karateye ilginiz nasıl başladı?Adnan Şamdan: 1981’de başladım, 44 yıldır aralıksız karate yapıyorum.
Karateye yönelmem Uzakdoğu ve Cüneyt Arkın filmlerinden etkilenerek oldu.
O zaman hem maddi imkânlar hem de spor salonlarına ulaşım zordu.◊ Teknik direktörlük yapıyorsunuz...Adnan Şamdan: Beşinci kademe teknik direktörüm. 2022, 2023, 2024 yıllarında A milli takımın teknik direktörlüğünü yaptım.
Eray’ın dışında da çok sayıda milli sporcu yetiştirdim.◊ Oğlunuzun başarıları size ne hissettiriyor?Adnan Şamdan: Kendi yapamadıklarımı onun yapmasını istiyordum.
Avrupa veya dünya şampiyonu olamadım ama çocuğumun bunu başarmasını istiyordum.
Eray hem ülkemiz hem bölgemiz adına inanılmaz başarılara imza attı. ◊ Baba-oğul aynı branşta ilerlemek ilişkinizi nasıl etkiledi?Eray Şamdan: Evde baba-oğul, kulüpte antrenör-sporcu ilişkisini çok iyi sağladığımızı düşünüyorum.
O bana inandı, ben ona inandım.Adnan Şamdan: Çok profesyonelce yönettik bu süreci.
Evde baba-oğul ama kulüpte antrenör ve yabancı bir sporcu gibi disiplinli, planlı programlı çalışmalar sonucunda bu başarıları elde ettik.
Eray hiçbir zaman “Nasıl olsa antrenör babam” deyip antrenmanlarda kaytarmaz, ben de zaten ona müsamaha göstermezdim.
Yetenekli bir sporcuydu ama başarılı olmak için her şeyden önce bu sporu sevmesi lazım, fiziki yatkınlığın olması lazım.
Reaksiyonu, oyun kurma becerisi iyi olacak, psikolojisi iyi olacak...
Bunların hepsi bir bütün.
Siz istediğiniz kadar iyi bir usta olun, eğer sporcuda o kumaş yoksa, başarılı olma şansınız yok.
Eray çok yetenekliydi, biz de o yeteneği işledik, dünyanın bir numarası yaptık.
Hem baba hem antrenör olarak çok mutluyum.◊ Evdeki ilişkiniz nasıl?
Evde de disiplinli bir baba mısınız?Adnan Şamdan: Disiplinliyim.
Her şeyden önce sevgi, saygı, insani değerler vermeye çalıştık Eray’a.
Her zaman şunu söylemişimdir: “İstersen kâinat şampiyonu ol ama o insanı değerleri taşımıyorsan kocaman bir hiçsin.” Ben bunlara çok değer veririm, Eray sağ olsun çok güzel bir evlat oldu.◊ Evde de karate konuşuluyor mu?Adnan Şamdan: Karateden başka bir şey konuşulmuyor!
Eşim artık bıktı.