Haber Detayı
DEM Parti, DBP ve TJA'dan İnsan Hakları Haftası açıklaması
İnsan Hakları Haftası nedeniyle DEM Parti, DBP ve TJA'dan yapılan açıklamada Barış ve Demokratik Toplum Süreci'ne dikkat çekilerek siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve toplum kesimleri sürece katkı sunmaya çağrıldı.
Artı Gerçek- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad- TJA) 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası nedeniyle açıklamalar yayınladı.
TJA: HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KORUNMASI DEMOKRATİK TOPLUMUN VAZGEÇİLMEZ KOŞULU TJA'nın sosyal medyadan yapılan açıklamada, “10 Aralık İnsan Hakları Haftası, toplumların barış, adalet ve eşitlik temelinde güçlenmesi gerektiğini bizlere bir kez daha hatırlatmaktadır.
Kadın hareketi olarak, hak ve özgürlüklerin korunmasının demokratik bir toplumun vazgeçilmez koşulu olduğunun altını çiziyoruz” denildi.
DBP: BARIŞ VE DEMOKRATİK TOPLUM SÜRECİ İNSANCA YAŞAMI HEDEFLİYOR DBP tarafından yapılan yazılan açıklamada, tüm insanların, ayrım gözetilmeksizin özgür ve onurlu bir yaşam sürme hakkına sahip olduğu belirtildi.
Türkiye’nin kuruluşundan bu yana yok sayılan Kürt halkının yarım yüzyıl boyunca verdiği varlık mücadelesinin aynı zamanda bir hak ve hukuk mücadelesi olduğu belirtilen açıklamada şunlara yer verildi: "Varlığı inkâr edilen Kürt halkı, tanınmak ve insanca bir yaşam sürmek için statü talep ederken, yaşam hakkından barınma hakkına kadar geniş bir yelpazede en ağır hak ihlallerine maruz kaldı.
Kürt varlık mücadelesi yarım yüzyıllık direnişte insanı insan yapan temel hakları, demokrasi, özgürlük, eşitlik gibi talepleri Türkiye’nin siyasi gündeminde konuşturdu.
Temel insan haklarına bile layık görülmeyen Kürt halkı, hak ve özgürlük mücadelesinden geri adım atmadı.
Ölüm siyasetine karşı barış siyasetini hep canlı tutan Kürt Halkı temelde büyük bir insan hakları mücadelesi verdi.
Bu mücadelenin kapı araladığı Barış ve Demokratik Toplum Süreci, insanca bir yaşamın tüm ülkede hüküm sürdüğü, insanın insan olmaktan kaynaklı sahip olduğu hakları özgürce kullanabildiği bir ülke hedeflemektedir.
Evrensel hukukun esas alındığı bu süreç hem bireysel insan haklarının hem ülkedeki tüm farklılıkların hak ve hukukunun Anayasal düzeyde güvence altına alınmasını amaçlamaktadır.
Bu yüzden DBP olarak sürecin başarısını insan hakları mücadelesinin yani eşitlik ve özgürlük mücadelesinin yükseltilmesinde görüyor ve bunun mücadelesini veriyoruz." DEM PARTİ: ÖCALAN'IN ÇAĞRISI BARIŞ VE DEMOKRASİ UMUDU YARATTI DEM Parti tarafından yapılan açıklamada ise Kürt sorununun barışçıl çözümü üzerine Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı ile başlayan süreçle birlikte silahlı çatışma ortamının durduğu, önemli bir barış umudunun doğduğu belirtildi.
Açıklamada, "Sayın Öcalan’ın 27 Şubat çağrısında sunduğu yepyeni çatışma çözümüyle, Ortadoğu’da derinleşen uluslararası krizin aksine yeni bir yol açmış; değerli bir barış ve demokrasi umudu yaratmıştır.
O nedenle bu yıl 10 Aralık, insan hakları ile beraber barış ve demokrasi kavramlarının daha fazla konuşulması ve sahiplenilmesi gereken bir gündür" denildi.
Kayyımdan, cezaevlerine, yasaklardan toplantı ve gösterilere kadar birçok hak ihlallerinin sıralandığı açıklamada, "İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin kabul edilişinin 77. yılında, ülkemizin barış ve demokratik toplumu inşa sürecinde, toplumsal hak ve özgürlükler mücadelesinde; tüm siyasi partileri ve oluşumları, toplumsal kesimleri ve sivil toplum örgütlerini bu sürecin doğal muhatapları olarak insan haklarını savunmaya ve sürece katkı sunmaya çağırıyoruz" ifadeleri kullanıldı. (Haber Merkezi)