Haber Detayı

Çinliler ve Hintliler Alman firmalarını satın alıyor
özgürlük meydanı aydinlik.com.tr
16/12/2025 00:00 (1 hafta önce)

Çinliler ve Hintliler Alman firmalarını satın alıyor

Çinli e-ticaret devi JD.com, elektronik perakendecisi Ceconomy'nin (Media Markt, Saturn) çoğunluğunu elde ediyor. Çinli spor markası Anta Sports Products, ünlü Alman markası Puma'yı satın almayı değerlendiriyor.

Almanya ve AB’de ekonomik ve toplumsal çöküş ve çürüme derinleşerek devam ediyor.

Bunun yanında Alman firmalarında iflaslar yoğunlaştı, köklü firmalar yabancılara satılıyor.

Çin, Hindistan, Suudi Arabistan alıcılar arasında öne çıkıyor.

Tanınmış büyük şirketler Avrasya ülkeleri tarafından devralınırken, iflas furyası içindeki küçük işletmelere Çekya, Polonya, Macaristan gibi Doğu Avrupalılar talip oluyor.

Olgular durumun oldukça yaygınlaştığını gösteriyor.

Almanya’da küçük ve orta ölçekli firmalar iflas kuyruğuna girmiş durumda… Trump Yönetimi ise Avrupa’nın zorluklarını fırsata çevirme peşinde. “Almanya’nın ABD desteği olmadan kendine gelemeyeceği” görüşü empoze ediliyor.

Trump’ın Ulusal Güvenlik Stratejisi, “Avrupa medeniyetinin yok olduğunu” ileri sürüyor.

AB’de belgeyle ilgili yapılan değerlendirmelerde önemli görülen nokta, milliyetçi partilerin “Vatanseverler Birliği” aracılığıyla destek görmesi.

AfD dış destek nedeniyle değil, çöken sisteme ve çörüyen topluma karşı halkın desteğiyle büyüyor.

AB'DEKİ YABANCI ALIMLARININ ODAĞI OLDU German Foreign Policy (GFP), 10 Aralık günü yayımladığı bir yazıda Almanya'daki ekonomik krizi, büyük şirketlerin zayıflamasını, küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ) arasındaki iflas dalgasını ele alıyor ve durumu şu satırlarla özetliyor: “Dax'ın bir şirketi olan Covestro’nun, Birleşik Arap Emirlikleri'nden Adnoc tarafından satın alınmasıyla bu gelişmeye tanık olundu.

Çinli e-ticaret devi JD.com, elektronik perakendecisi Ceconomy'nin (Media Markt, Saturn) çoğunluğunu elde ediyor.

Çinli spor markası Anta Sports Products, ünlü Alman markası Puma'yı satın almayı değerlendiriyor.

Hindistanlı çelik devi Jindal Steel International tarafından Almanya'nın en büyük çelik üreticisi Thyssenkrupp Steel Avrope (TKSE) hisselerini devralıyor.

İflas riski altındaki çok sayıda küçük ve orta ölçekli işletmelerde, alıcı olarak Çek ve Polonyalı yatırımcılar öne çıkıyor.

Almanya, AB'deki yabancı alımlarının odağı oldu.” Çin, Almanya’da önemli firmaları veya hisseleri alıyor.

Çinli e-ticaret devi JD.com, Media Markt ve Saturn gibi Almanya’nın elektronik perakende zincirlerini kontrol eden Ceconomy'nin yaklaşık yüzde 59,8 hissesine sahip oldu.

Ceconomy'nin borsa değeri şu anda 2,2 milyar avro.

Şirket son olarak 22,4 milyar avro gelir elde etti. 50 binden fazla kişiyi istihdam ediyor.

JD.com ve gelecekteki ortağı Convergenta, Ceconomy'nin yüzde 85,2 hissesine birlikte sahip olacak.

Bu satın alma ile JD.com, binden fazla mağazaya erişim sağlayacak, Alibaba ve Amazon ile rekabette, Avrupa işlerini genişletebilecek.

Ceconomy CEO'su Kai-Ulrich Deissner bunu iyimser bir şekilde yorumladı: “JD.com’u ortağımız olarak seçmek, izlediğimiz büyüme yolunu hızlandırmamıza olanak tanıyacaktır.” İşlemin önümüzdeki yılın başında tamamlanması planlanıyor.

Bu, büyük bir Alman şirketi için düşünülen tek Çinli devralma planı değil.

Çinli spor malzemeleri üreticisi Anta Sports Products, şu anda Alman spor markası Puma’yı devralmayı değerlendiriyor. 22 binden fazla çalışanı olan ve son olarak 8,8 milyar avro ciro yapan şirketin piyasa değeri 2,52 milyar avroya düşmüş durumda.

Bu da yarı değeri demek.

HİNDİSTAN, ÇEKYA VE POLONYA DA DEVREDE Hindistan çelik devi Jindal Steel International, Almanya'nın en büyük çelik üreticisi Thyssen Krupp Steel Avrope (TKSE) 'u satın almayı planlıyor.

Jindal Steel International’ın Avrupa işlerinden sorumlu direktörü Narendra Kumar Misra, TKSE’yi devralmayı planlarken, Avrupa'daki ek devlet desteklerinin “stratejilerinde önemli bir faktör” olduğunu söyledi.

Eylül başında Jindal Steel, TKSE için bağlayıcı olmayan bir teklif sunmuş ve iki milyar avro yatırım sözü vermişti.

Thyssen Krupp, yıllardır çelik işini elden çıkarmaya çalışıyor.

Çekya ve Polonya da devrede.

Çekya Başbakanı Andrej Babiš'e ait olan Çek şirketi Agrofert, yıllar önce SKW Nitrat Fabrikaları Piesteritz ve unlu mamul üreticisi Lieken'e yatırım yapmıştı.

Alman Federal Bankası‘nın son verilerine göre, Almanya'daki Çek yatırımlarının toplamı 2023’te yüzde 30 artarak beş milyar avroya ulaştı.

Çek meyve likörü üreticisi R.

Jelínek, Berlin’in en büyük zanaatkâr distilasyon tesisi BLN'nin yüzde 52 hisselerini satın alarak REWE ve Edeka gibi büyük gıda zincirlerine erişim sağladı.

R.

Jelinek Deutschland GmbH'nin CEO'su, bunu şöyle yorumladı: “İş birliğimize başladığımızda, Jelínek yaklaşık üç veya dört markette temsil ediliyordu.

Şimdi ise yüzlercesi var.” Polonyalı şirketlerin devraldığı şirket sayısı 2024 yılında 2 iken bu yıl 6‘ya yükseldi.

Polonyalı internet şirketi Transitional Technologies PSC, Alman veri analizi uzmanı x-Info Wieland Sacher GmbH’nin tamamını satın aldı.

KOBİLER ARASINDA İFLAS DALGASI Almanya'daki Çek ve Polonya yatırımlarının başlıca zemini, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler arasında artan iflas dalgası oluşturuyor.

KOBİ'ler Alman üretiminin yaklaşık yarısını, işlerin neredeyse yüzde 60'ını sağlıyor ve Almanya'daki tüm şirketlerin ise yaklaşık yüzde 99'unu oluşturuyor.

Almanya'daki şirket iflaslarının sayısı 2025 yılının ilk yarısında 11 bin 900'e ulaştı.

Bu bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9,4 artış, son on yılın ise en yüksek seviyesi demek.

Creditreform ekonomi bilgi kuruluşu, yıl genelinde yaklaşık 23 bin 900 iflas beklendiğini açıkladı.

Bu durum, Almanya'da yer edinmek isteyen, likiditesi güçlü Çek ve Polonyalı şirketler için bir fırsat sunuyor.

Londra Borsa Grubu'nun verilerine göre, 2024 yılının ilk dokuz ayında yabancı yatırımcıların, Alman birleşme ve satınalma işlemlerine yatırdığı miktar yüzde 39'luk artışla 111 milyar dolara ulaştı.

Şirketlerin yaklaşık yüzde 65'i geçen yıla göre daha fazla birleşme başlattı ve tamamladı.

AB Komisyonu'nun 14 Ekim’de yayımladığı rapora göre, 2024 yılında Avrupa'daki yabancı yatırımların yüzde 21'i (412 işlem) Almanya'ya yapıldı.

Bu, AB'deki en yüksek payı temsil ediyor.

Yabancıların en fazla ilgisini Alman sanayisi çekiyor.

HİDROJENDE İDDİASINI KAYBEDİYOR Almanya’nın, küresel hidrojen sektöründe liderlik iddiası da bitiyor. 2020 yılında Federal Hükümet, hidrojen sektörünü bir sonraki endüstriyel anahtar olarak ilan etmişti.

Bugün birçok işaret bu hedeflerin başarısızlıkla sonuçlanabileceğini gösteriyor.

Çin, hidrojen pazarını hız, ölçek ve devlet desteği ile ele geçirirken, Almanya geri düşüyor.

Alman makine sektörünü yıllardır zayıflatan rekabet baskısı, hidrojen sektörünü de etkiliyor.

Almanya’da altyapının geliştirilmesi ve talebin ilerlememesi yanında, Alman şirketlerinin yurtdışında da aksiliklerle karşılaştığına dikkat çekiliyor.

Suudi Arabistan ise dünyanın en önemli yeşil hidrojen üreticilerinden biri olma yolunda.

MACARİSTAN'A FABRİKA KURDU ALMANYA SATIŞLARINI ARTIRDI Avrupa otomobil ve batarya zincirinin merkezi olan Macaristan'da, AB içinde ilk kez zayıflayan Alman otomobil üreticilerine karşı Çinli rakipler belirginleşiyor.

Macaristan sanayisi uzun yıllar boyunca ağırlıklı olarak Alman otomobil üreticileri tarafından şekillendirilmişken, ülke artık giderek daha fazla Çinli şirketleri çekiyor.

Çin yatırımları başlangıçta çoğunlukla batarya üretimine yönelikti.

Çinli batarya üreticileri Macaristan'da Alman şirketlerinin onlarca yıllık varlığıyla oluşmuş sanayi yapıları ile bağlantı kurdu, devletin teşvikleriyle desteklendi.

Macaristan böylece Avrupa içinde endüstriyel bir merkez olmaya başladı.

Çinli otomobil üreticisi BYD Macaristan'da bir fabrika kurdu.

Çin’in orta vadede, kriz içindeki Alman otomobil endüstrisine ciddi bir rakip olacağı vurgulanıyor.

BYD, 2023’te ilk Avrupa araç fabrikasını Macaristan’da, Viktor Orbán’ın Çin’e gerçekleştirdiği resmi ziyaretin ardından kurdu.

AB bu ziyareti çok eleştirmişti.

Ziyaret sırasında Orbán, BYD’nin kurucusu Wang Chuanfu ile de bir araya geldi.

Macaristan’daki fabrikada batarya değil, Avrupa pazarı için ilk kez elektrikli araçlar üretilecekti. 2025 yılında ise fabrikanın bir geliştirme merkezi ile genişletileceği duyuruldu.

BYD, 2030 yılına kadar araçlarının yaklaşık yarısını Çin dışında satmayı hedefliyor.

Almanya’da elektrikli araç satışları 2024 yılındaki düşüşün ardından son zamanlarda tekrar arttı.

ABD’li şirket Tesla satış kaybı yaşarken, BYD Almanya’daki satışlarını artırmayı başardı.

TRUMP BİLDİRİSİ VE AB’NİN BAKIŞI Trump’ın Ulusal Güvenlik Stratejisi’ne ilişkin Almanya'daki değerlendirmeleri şöyle özetleyebiliriz: ABD küresel hedeflerine ulaşmak için gelecekte de Avrupa desteğini istiyor.

Ancak bu, yeni bir temel üzerinde gerçekleşmelidir.

AB ülkeleri göç nedeniyle bir “medeniyetin yok oluşu” tehlikesiyle karşı karşıya.

Washington'un, “mevcut rotalarını düzeltmelerine yardım etmesi” gerektiği belirtiliyor. “Vatansever partiler” özellikle övülüyor; bunlara örnek olarak Trump Yönetimi’ni açıkça destekleyen AfD gösteriliyor.

Berlin'deki hükûmetin ortaklarından değişik tepkiler geliyor.

ABD Strateji Belgesi’nin özünde hâlâ Çin ile büyük güç mücadelesi yer alıyor.

Trump Yönetimi şimdi bunu Latin Amerika'ya genişletiyor.

Kıtanın ekonomik ve askeri olarak güçlendirilmiş bir ABD varlığına odaklanmasını hedefliyor.

Strateji Belgesi, Latin Amerika'yı yalnızca ABD etkisi altında kabul eden Monroe Doktrini'ne “Trump eklemesi” olarak nitelendiriliyor.

Onun liderliğinde AB'nin küresel çapta hakim bir güç olması, Rusya’ya karşı savaş yürütmesi gibi beklentiler yüklenen Almanya’nın son durumu, beklentilerden çok uzak.

Ancak toparlanmasının da Avrasya’ya açılan yollardan geçtiği çok açık.

Almanya ve AB derin krize batarken kurtarıcıları da gelişiyor: Milliyetçi partilerin yanı sıra Avrupa’ya Avrasyacı ülkelerin işletmecileri geliyor.

Avrupa’yı Trump’ın desteklenmesi değil, Avrasya yönündeki bu gelişmeler kurtarır.

İlgili Sitenin Haberleri