Pentagon’da yeniden yapılanma

Donald Trump yönetiminin 4 Aralık’ta açıklanan Ulusal Güvenlik Stratejisi hem ABD içinde hem de dünya genelinde büyük yankılara yol açtı.

Yeni strateji belgesi, ABD yönetiminin, 2.

Dünya Savaşı’nın ardından son 80 yıllık ulusal güvenlik stratejisinden köklü bir kopuşu yansıtıyor.

Bu yeni strateji, Avrupa’daki geleneksel Atlantikçi siyasi eliti çileden çıkardı.

ABD içinde de sermaye, medya ve devlet içinde derin nüfuzu olan neocon/siyonist kesim yeni stratejiye karşı feryat figan ediyor.

Trump yönetiminin bir sonraki adımı, Ulusal Savunma Stratejisi ile birlikte ABD kuvvetlerinin dünya genelindeki konuşlanmalarını değerlendiren küresel durum incelemesi ile Amerikan sistemlerinin nereye yerleştirileceğine dair önerilerde bulunan hava ve füze savunma incelemesi olacak.

Bu belgelerin taslaklarının birkaç aydır hazır olduğu biliniyor.

Fakat ABD içinde Trump’ı destekleyenler ve karşıtları arasındaki güç mücadelesi nedeniyle tartışmalar sürüyor.

Amerikan basınındaki haberlere göre göre, Ulusal Savunma Stratejisi ve diğer planların ocak ayında açıklanacak. ‘ÇİN İLE SAVAŞTAN KAÇINMAK’ Bu belgelerde, ABD’nin dünya çapındaki askeri konuşlanma düzeninde köklü değişiklikler bekleniyor.

Trump yönetiminin bu yeni stratejik yaklaşımının düzenlenmesinden sorumlu olan kişi, Pentagon’un politik planlama biriminin başındaki Elbridge Colby.

Neo-conların itirazlarına rağmen bu göreve getirilen Colby, 1996 yılında 76 yaşındayken şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden CIA’nın meşhur başkanlarından William Colby’nin torunu.

Colby, Batı Asya ve Avrupa başta olmak üzere dünya genelindeki mevcut askeri konuşlanma düzeninin, ABD’nin gücünü dağıttığını ve zayıflattığını savunuyor.

Ona göre, bu bölgelerdeki askeri ağırlığı azaltarak, öncelikle Batı yarımküreye odaklanmak gerekiyor.

Colby’ye göre, ancak bu şekilde, gücünü yeniden kazanan ABD’nin, kendisiyle rekabet edebilecek yegâne güç olan Çin’i dengelemesi mümkün olabilecek.

Colby bu yaklaşımı, “Çin ile savaştan kaçınmak için askeri caydırıcılığı artırmak” olarak ifade ediyor.

Söz konusu bakış açısı, Ulusal Güvenlik Belgesi’nde de vurgulanıyor.

PENTAGON’DA KÖKLÜ DEĞİŞİKLİKLER Aydınılık’ta da yer aldı, Ulusal Savunma Stratejisi’nin taslağı Washington Post ve Newsweek’e sızdı (Washington Post, 15 Aralık 2025 ve Newsweek, 16 Aralık 2025).

Buna göre sadece askeri konuşlanma düzeninde değil, Pentagon’un genelinde köklü yapısal değişiklikler planlanıyor.

Plandaki en önemli nokta, Batı Asya bölgesinden sorumlu olan ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), Avrupa Komutanlığı (EUCOM) ve Afrika Komutanlığı’nın (AFRICOM) ABD Uluslararası Komutanlığı adı altında tek bir çatıya bağlanacak olması.

Plana göre, ABD ordusunun en üst operasyonel yapıları olan muharip komutanlıkların sayısı 11’den 8’e düşürülecek.

Ayrıca, Pentagon’a bağlı dört yıldızlı general ve amiral sayısının azaltılması da öngörülüyor (Ayrıntılar için bkz.

Pentagon’dan jeopolitik dengeleri sarsacak radikal plan: Avrupa ve Batı Asya komutanlıkları tarihe karışıyor, Aydınlık, 17 Aralık 2025).

PARÇALANMA DERİNLEŞİYOR Bu plan, Trump’ın stratejisine karşı Pentagon içindeki direnişin bastırılması çerçevesinde değerlendirilmeli.

Pentagon, yani Amerikan Ordusu, ABD devletinin çelik çekirdeğindeki kilit kurumdur.

ABD’de en yetkili kişi Başkan’dır ama Pentagon ve CIA’nin desteklemediği kişinin başkanlığı sürdüremeyeceği JFK (John F.

Kennedy) suikastı başta olmak üzere birçok örnekle sabit.

Ana görev olarak İsrail’in güvenliğini sağlamak üzere işlev gören CENTCOM’un tasfiye edilecek olması başlı başına önemli.

Pentagon içinde kendi başına ayrı bir ağırlığa sahip olan CENTCOM’un Washington’un siyasetlerini etkileme kabiliyeti olduğu biliniyor.

Donald Trump yönetimi, Ulusal Güvenlik Konseyi’nde ve istihbarat kurumlarında kendi stratejisine karşı olanlara yönelik büyük temizlik yaptı.

Şimdi sıranın Pentagon’a geldiği anlaşılıyor.

Tabii, Trump’ın karşısındaki güçlerin de direndiğini hesaba katmak gerekiyor.