Haber Detayı
Çandar ve Ensarioğlu’na Öcalan’dan gelen mesaj
DEM Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar ve AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun “SDG üzerinden Dışişleri Bakanı Hakan...
DEM Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar ve AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun “SDG üzerinden Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ı hedef almasının” ardından dün Şam ziyaretinin gerçekleşmesi önemliydi.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve MİT Başkanı İbrahim Kalın Suriye’nin başkenti Şam’da Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve üst düzey Suriyeli yetkililerle bir araya geldi.Beş gün önce…Devletin resmi haber ajansı Anadolu Ajansı (AA)’da bir analiz yayımlandı.
Gazeteci İbrahim Bozan imzalı analizin başlığı “10 Mart Mutabakatı’nda sona doğru: SDG ve Şam’ı bekleyen senaryolar”.
Spotu okuyalım:“SDG’ye sunulan tüm uzlaşma tekliflerinden kaçınılmasının ardında yine İsrail var.
Türkiye’nin bölgede kalıcı barışı tesis etme ve İsrail yayılmacılığının önüne geçme çabalarına, İslam ülkelerinin gerçek anlamda destek vermeleri gerekmektedir.”Gazeteci Bozan, 10 Mart Mutabakatı’na uyulmadığı için SDG içinden “çatlak seslerin” çıktığını iddia etti: “Özellikle örgüt içerisindeki ayrışmaların temelini SDG içerisindeki Arapların tutumu oluşturuyor.
SDG içerisindeki Arapların büyük bir kısmı artık yeni Suriye yönetimi ile entegrasyona sıcak bakıyor.
Buna, SDG’ye bağlı Sanadid Kuvvetleri Komutanı ve aynı zamanda Şammar kabilesi Şeyhi Mane’e Dahham el-Carba Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile görüşmesi örnek verilebilir.
Diğer taraftan SDG içerisinde doğrudan Kandil’in yani terör örgütü PKK’nın güdümünde olmayan kesim de 10 Mart anlaşmasının uygulanmasına çok da karşı değil.
En azından ABD’nin yeni Suriye yönetimine olumlu yaklaşımını görerek, SDG’nin mevcut kazanımlarından çok da taviz vermeden bir orta yolu bulma peşinde.
Bu durum ilerleyen süreçte SDG’nin devamlılığı açısından büyük bir meydan okuma olarak ortaya çıkabilir.”Peki PKK’nın Suriye kolu SDG’nin İsrail’le bukadar açık ittifak yaptığı ortadayken DEM ve AKP içinde bazı kesimler neden İsrail karşıtı pozisyon alan isimlere yönelik sert eleştiriler yapıyor?
Ya da Abdullah Öcalan’ın 21 Nisan 2025 tarihli görüşme notlarını da mı okumadılar?
O zaman görüşme notlarına bir kez daha bakmakta fayda var.Proto-İsrail ve vaat ettikleriÖcalan, 21 Nisan’da, İmralı’ya gelen heyete bakın neler diyor:(…) Kendimi de ortaya koydum. 52 yıl 1 aydır, işte bugün 1 ay daha oldu, son Kürt ayaklanmasını ben yaptım.
Son Kürt ayaklanması tabirini Demirel kullanmıştı.
Ancak Özal döneminden itibaren çatışmanın taraflara hiçbir fayda getirmeyeceğini de anladık, Hakan Fidan’la da bunu konuşmuştuk.
İşte bunlara ne gerek var, bitiriyoruz, bitirecektik diyenler ya vatan hainidir ya da gözünü kör edenlerdir.
İsrail 30 yıldır uğraşıyor.
İsrail el altından 30 yıldır bize devlet vaadinde bulunuyor.(…) Ben tabi ki İsrail’i ciddiye alacağım, doğru ele alacağım.
Almazsam hayatım gider.
Durumu benden daha iyi analiz etmişler.
Kürtlerin Ortadoğu’daki stratejik durumunu kim kendine bağlarsa Ortadoğu’da üstünlüğü o ele geçirir.
Bunu benden önce tespit etmişler.
Ben proto-İsrail diyordum.
Türkiye ile ilk yüzyılı stratejik ilişki ile gerçekleştirdiler.
O yüzyılda İsrail’in pozisyonunu netleştirene kadar.
Ben buna proto-İsrail diyorum.(…) Bana Şam’dan ayrıl, ne istiyorsan verelim diyorlardı.
Sen İsrail’in güvenliği için büyük tehditsin diyorlardı.
O zaman dışişleri bakanı mıydı, Şamir miydi, İzak Şamir’di. 82’de sen bizden ne istiyorsun, bu gençleri niye bize karşı kullanıyorsun diyorlardı.
Karayılan da ‘devletler düzeyinde başka alternatiflerimiz var’ demiş, bugün arkadaşlar söyledi.
İsrail bu kozu çok etkili kullanmak istiyor.Kim bu proto-İsrail savunucularıÖcalan, 21 Nisan’da, İmralı’ya gelen heyete bakın neler diyor:(…) Kendimi de ortaya koydum. 52 yıl 1 aydır, işte bugün 1 ay daha oldu, son Kürt ayaklanmasını ben yaptım.
Son Kürt ayaklanması tabirini Demirel kullanmıştı.
Ancak Özal döneminden itibaren çatışmanın taraflara hiçbir fayda getirmeyeceğini de anladık, Hakan Fidan’la da bunu konuşmuştuk.
İşte bunlara ne gerek var, bitiriyoruz, bitirecektik diyenler ya vatan hainidir ya da gözünü kör edenlerdir.
İsrail 30 yıldır uğraşıyor.
İsrail el altından 30 yıldır bize devlet vaadinde bulunuyor.(…) Ben tabi ki İsrail’i ciddiye alacağım, doğru ele alacağım.
Almazsam hayatım gider.
Durumu benden daha iyi analiz etmişler.
Kürtlerin Ortadoğu’daki stratejik durumunu kim kendine bağlarsa Ortadoğu’da üstünlüğü o ele geçirir.
Bunu benden önce tespit etmişler.
Ben proto-İsrail diyordum.
Türkiye ile ilk yüzyılı stratejik ilişki ile gerçekleştirdiler.
O yüzyılda İsrail’in pozisyonunu netleştirene kadar.
Ben buna proto-İsrail diyorum.(…) Bana Şam’dan ayrıl, ne istiyorsan verelim diyorlardı.
Sen İsrail’in güvenliği için büyük tehditsin diyorlardı.
O zaman dışişleri bakanı mıydı, Şamir miydi, İzak Şamir’di. 82’de sen bizden ne istiyorsun, bu gençleri niye bize karşı kullanıyorsun diyorlardı.
Karayılan da ‘devletler düzeyinde başka alternatiflerimiz var’ demiş, bugün arkadaşlar söyledi.
İsrail bu kozu çok etkili kullanmak istiyor.