Haber Detayı
DİSK ve HAK-İŞ'ten asgari ücret açıklaması
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve HAK-İŞ Yönetim Kurulu, 2026 yılında uygulanacak asgari ücrete ilişkin açıklama yaptı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından yüzde 27 artışla 28 bin 75 TL olarak belirlenen 2026 asgari ücretinin, işçi kesiminin temsili olmadan hükümet ve işverenler tarafından belirlendiğini ifade eden DİSK, sürecin uluslararası normlara ve toplu pazarlık ilkelerine aykırı olduğunu belirtti.DİSK açıklamasında, asgari ücret artışının bu yıl da enflasyonun altında kaldığı belirtilerek, 2025 yılında asgari ücretin, yılın 11'inci ayında 6 bin 574 TL reel kayıp yaşayarak 15 bin 531 TL seviyesine gerilediği hatırlatıldı.
Açıklamada, yaşanan kayıpların 2026 asgari ücreti belirlenirken dikkate alınmadığı kaydedildi.Konfederasyon, yoksulluk ve açlık sınırlarına da dikkat çekti.
Asgari ücretin 2024 Ocak ayından bu yana yalnızca dört ay boyunca açlık sınırının üzerinde kaldığı belirtilen açıklamada, 2026 için belirlenen asgari ücretin açlık sınırının altına düştüğü savunuldu.
Kasım 2025 itibarıyla açıklanan yoksulluk sınırının, 2026 asgari ücretinin 3,4 katı olduğu vurgulandı.DİSK, asgari ücretin milli gelirle olan bağına ilişkin değerlendirmesinde ise, 2026 asgari ücretinin planlanan kişi başına milli gelirin yüzde 45,7’si düzeyinde belirlendiğini bildirdi.
Açıklamada, 1980 yılında bu oranın yüzde 80,6 olduğu hatırlatılarak, aynı oranın korunması halinde 2026 asgari ücretinin brüt 58 bin 273 TL olması gerektiği ifade edildi.Açıklamada, mevcut asgari ücretin gelir dağılımını daha da bozacağı ileri sürülerek, “Asgari ücret belirlenirken işçiler olmasa da olur anlayışıyla hareket edilmiştir” denildi.
DİSK, hükümetin tercihinin işçilerden değil sermayeden yana olduğunu vurguladı.DİSK, tüm işçilere örgütlenme ve sendikalaşma çağrısı yaparak, “Gelirde, vergide ve ülkede adalet sağlanana kadar mücadelemiz sürecek” dedi.BİR AÇIKLAMA DA HAK-İŞ'TENHAK-İŞ Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, komisyonun 1970’li yılların koşullarına göre şekillenmiş, çoğulcu temsilden uzak ve çağın gerisinde kaldığı vurgulanarak, “Milyonlarca emekçiyi ilgilendiren asgari ücretin, çok daha güçlü, kapsayıcı ve temsil kabiliyeti yüksek bir komisyon yapısı içerisinde belirlenmesi gerektiğine inanıyoruz” denildi.Açıklamada, asgari ücretin artık yalnızca “asgari” bir ücret değil, çalışanların yaklaşık yarısının “geçim ücreti” haline geldiği ifade edilerek, şu görüşlere yer verildi:“HAK-İŞ olarak asgari ücretin bir kişiyi değil, dört kişilik bir ailenin insanca yaşam koşullarını esas alması gerektiğini savunuyoruz.
Gıda, kira, ulaşım, enerji ve eğitim gibi zorunlu harcamaların merkeze alındığı, gerçekçi ve kapsayıcı kriterlere dayanan bir yaklaşıma ihtiyaç var.”“KAMUDAKİ ENDEKSLEME MEKANİZMASI BASKI UNSURU”Öte yandan, asgari ücrete endeksli olarak kamuda yer alan çok sayıda düzenlemenin, ücret artışlarını baskılayan bir mekanizma haline geldiği kaydedilen açıklamada, “Mevcut bağlantılar ortadan kaldırılmadan, asgari ücretin özgür, gerçekçi ve çalışanların ihtiyaçlarını karşılayacak bir düzeyde belirlenmesi mümkün değildir” ifadesi kullanıldı.HAK-İŞ'in beklentilerinin Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısının demokratik, katılımcı ve çoğulcu bir anlayışla yeniden ele alınması olduğu belirtilen açıklamada, “Asgari ücreti belirleme yetkisinin, işçi ve işveren temsilcilerinde olduğu, objektif ve güvenilir verilerle çalışan bağımsız bir mekanizmanın oluşturulması talebimizi yineliyoruz” çağrısı yapıldı.Konfederasyon, 2026 yılı için belirlenen asgari ücretin emek camiasına, çalışma hayatına ve ülkeye hayırlı olmasını diledi.