Haber Detayı

Son dakika: Müsavat Dervişoğlu: Asgari ücret yeniden gözden geçirilmeli | Son dakika haberleri
haberturk.com
24/12/2025 13:21 (2 gün önce)

Son dakika: Müsavat Dervişoğlu: Asgari ücret yeniden gözden geçirilmeli | Son dakika haberleri

İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, 2026 yılı için net 28 bin 75 lira olarak belirlenen asgari ücret için en az 45 bin lira olması gerektiğini vurgulayarak, "Asgari ücret düşük tutuldukça, sadece işçi değil, esnaf da küçük işletmeler de hatta aileler de batıyor. Herkes aynı yoklukta, herkes, aynı yoksullukta eşitleniyor" dedi

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, İşverenin ödediği SGK primini ve işsizlik sigortasını, işveren payını bu saatten sonra devlet yeniden üstlenmeli ve asgari ücret ilan edilmeden, Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmadan, yeniden gözden geçirilmelidir. dedi.

Dervişoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı nda, Türkiye ye resmi ziyaret kapsamında gelen Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve beraberindeki askeri heyetin dönüş yolunda uçak kazası nedeniyle hayatlarını kaybettiğini anımsattı.

Konunun birçok yönüyle ele alınacağını, şartlar, zaman ve gelişmeler yönüyle tartışılacağını belirten Dervişoğlu, Gelişmeleri dikkatle takip edeceğiz.

Konuyla ilgili spekülasyonlara zemin hazırlanmaması münasebetiyle yakın zaman içinde Türk milletini ve kamuoyunu tatmin edecek resmi açıklama yapılmasını bekliyoruz. diye konuştu.

Müsavat Dervişoğlu, uçak kazasında hayatını kaybedenlere rahmet, ailelerine ve Libya halkına başsağlığı diledi.

Bu yılın son grup toplantısını gerçekleştirdiklerini belirten Dervişoğlu, bütçe görüşmelerinde ret oyu veren partisinin milletvekillerine teşekkür etti.

Dervişoğlu, Terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda Meclis te kurulan, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunda partilerin hazırladığı raporlara ilişkin, Ortada kısa tabirle, 5 benzemez vardır.

Biri tuttuğu hortumu, fil zannediyor.

Bir diğeri kuyruğunu, ötekiler de bacağını tarif ediyor.

O fili doğru tarif eden ise sadece İYİ Parti olmuştur. ifadesini kullandı.

Partilerin raporlarını değerlendiren Dervişoğlu, Pazarlık yok diyorlar ama aşama dedikleri her şey pazarlığın ta kendisi.

Bölge diyorlar, ortada Türkiye yok.

Millet diyorlar, başında Türk yok.

Devlet diyorlar, içinde Cumhuriyet ten bahseden yok.

Yatıp kalkıp, entegrasyon diyorlar.

Türkiye de, 40 yıllık teröristler, Suriye de ise on binlercesi...

Biri, Suriye ordusuna entegre olurken, PKK yı da Türk ordusuna mı entegre edeceksiniz?

Teröristi ya enterne edersiniz ya da cezaevine entegre edersiniz.

Bunun başka yolu yoktur. görüşünü paylaştı.

DEM Parti nin raporunun kendilerini şaşırtmadığını vurgulayan Dervişoğlu, Talep ve tespitleri terör örgütüyle aynıdır.

Zaten sözler, sürecin gerçek sahibi İmralı canisinin sözleridir.

Anayasal tanınma, anadilde eğitim, yerel özerklik... sözlerini sarf etti.

Müsavat Dervişoğlu, MHP nin raporuna ilişkin ise şunları dile getirdi: Belli ki kafaları hayli karışık.

MHP Sayın Genel Başkanı, İmralı ulakları ne söylüyorsa, altına imza atarken, ortaya çıkan raporda ise İYİ Parti nin ve Müsavat Dervişoğlu nun sözlerinin altına imza atılıyor.

Ben haklı çıktığım için mutlu olacak değilim, keşke memleket bu hale gelmeseydi.

Peki siz, madem sonunda benim dediğime gelecektiniz, böyle bir rapor ortaya çıkaracaktınız, bunca gürültüye, sürece önderlik etmeye kalkışmaya ne gerek vardı?

Türkiye bu sorunun cevabını seçim sandığında verecektir.

Dervişoğlu, CHP ve Yeni Yol Partisinin raporlarını da okuduklarını belirterek, Demokrasinin teorik ve pratik sorunlarını, demokrasiyi bizzat tarumar edenlere yazılı olarak hatırlatmaktan öteye geçememişler.

Asıl meseleyi, mesele etmedikleri için, ortada kuyu var diye, yandan geçmişler. değerlendirmesinde bulundu.

BU PAKET KİMİ SALACAK KİMİ PAKETLEYECEK Kamuoyunda, 11.

Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ni eleştiren Dervişoğlu, Af ve infaz olguları, bir cülus gibi dağıtılan kazan yemeği muamelesi görüyor.

Bir tarafta organize suç örgütleri, uyuşturucu, kumar ve fuhuş ağları, diğer tarafta, tweet attığı için soruşturma geçiren gençler, haber yaptığı için tutuklanan gazeteciler, hak aradığı için ceza alan yurttaşlar.

Şimdi soruyorum: Bu paket, kimi koruyor?

Toplumu mu yoksa suçu mu?

Bu paket, kimi salacak, kimi paketleyecektir? sorularını yöneltti.

Adaletin önce suçluyu caydıracağını ve kurallara uyanı koruyacağını vurgulayan Dervişoğlu, Suça ödül, temiz vatandaşa ceza veren hiçbir infaz anlayışını İYİ Parti olarak kabul etmiyoruz ayrıca reddediyoruz.

Hukukun çöktüğü yerde ekonomi düzelmez.

Adaletin olmadığı yerde refah olmaz.

Bir ülkede adalet çökerse, ilk bedeli yoksullar öder. dedi.

Asgari ücretin açıklandığını anımsatan Dervişoğlu, içinde işçi sendikalarının bulunmadığı bir komisyonda ücretin belirlendiğini hatırlattı.

Açlık sınırının 30 bin lira, bekar bir çalışanın aylık maliyetinin 40 bin lira, yoksulluk sınırının yaklaşık 100 bin lira olduğu Türkiye de, asgari ücretin 28 bin 75 lira olarak ilan edildiğini dile getiren Dervişoğlu, Bu bir utanç vesilesidir.

Türkiye yi yönetenlere sesleniyorum, bu vatandaşın açlığa ve sefalete mahkum edilmesidir.

Başka bir anlam taşımaz.

Bugün Türkiye de asgari ücret, başlangıç maaşı olmaktan çıkmıştır.

Asgari ücret, Türkiye nin ortalama ücretine dönmüştür. açıklamasında bulundu.

Asgari ücretin 45 bin lira olması gerektiğini savunan Dervişoğlu, İşverenin ödediği SGK primini ve işsizlik sigortasını, işveren payını bu saatten sonra devlet yeniden üstlenmeli ve asgari ücret ilan edilmeden, Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmadan, yeniden gözden geçirilmelidir.

Asgari ücretin üzerinde maaş veren ve istihdamını koruyan küçük esnafa, elektrik, doğal gaz ve kira konularında vergi indirimi sağlanmalıdır.

Asgari ücret düşük tutuldukça, sadece işçi değil, esnaf da küçük işletmeler de hatta aileler de batıyor.

Herkes aynı yoklukta, herkes, aynı yoksullukta eşitleniyor. diye konuştu.

Bir devletin gücünün sadece sınırlarını korumasıyla değil, tehditleri zamanında teşhis etmesi ve caydırıcı bir irade ortaya koymasıyla ölçüleceğini belirten Dervişoğlu, şunları kaydetti: Son haftalarda yaşanan hadiselerin, dünkü uçak kazasıyla ilişkilendirileceği aşikardır, şimdiden öyle gözüküyor.

Bütün bu olup bitenler tesadüf kelimesiyle geçiştirilemeyecek kadar ciddidir.

Menşesi belirsiz dronlar, şaibeli şekilde düşen bir kargo uçağımız, Türk bayraklı gemilerimize yönelik saldırılar derken karşımıza rastlantılar zinciri değil, riskli bir tablo çıkmaktadır.

Devletimizi zaaf içinde göstermek için konuşmuyorum.

Beni tanıyan, devletim ve milletim için öleceğimi bilir.

Ben sadece böyle bir zaaf görüntüsü oluşmasın diye Türkiye Cumhuriyeti Devleti ni yönettiklerini zannedenleri uyarıyorum.

İlgili Sitenin Haberleri