Haber Detayı
Çöp poşetinde cesedi bulunan Sümeyye'nin eşi, katille dakikalarca sohbet etmiş
Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesinde bir sitedeki binanın 8'inci katındaki dairede çöp poşetinde cesedi bulunan Sümeyye Durgun'un eşi Ahmet Durgun, korkunç bir detayı anlattı. Siteye gelip eşinin katili olan kapıcıyla konuştuğunu söyleyen Durgun, 'Kapıcıya eşimin fotoğrafını gösterdim. Çöpleri toplarken dairelerde falan karşılaşmış mı diye. Kendisi bir an tereddüt etti. Paniklemiş gibi oldu. Ama benim aklıma kesinlikle gelmezdi.' dedi.
Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesinde, bir binanın 8'inci katındaki dairede çöp poşetinde cesedi bulunan Sümeyye Durgun'un cinayet şüphelisi olarak gözaltına alınan sitenin kapıcısı S.K.'nin işlemleri devam ediyor.
EŞİNİN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ SİTEYE KADAR GİTMİŞ Sümeyye Durgun'un cenazesi otopsi işlemlerinin ardından Bağlar ilçesi Yeniköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Olayla ilgili soruşturma sürerken, Ahmet Durgun'un (29), eşinin cenazesi bulunmadan bir gün önce onun bindiği taksiyi bulup şoförden aldığı bilgilerle cinayetin işlendiği sitenin 8'inci katına kadar gittiği, cinayet şüphelisi kapıcı S.K. ile karşılaştığı ortaya çıktı.
Ahmet Durgun, yaşadığı süreci DHA'ya anlattı. 'EŞİM ARKADAŞININ GELİP ARAÇLA ALACAĞINI SÖYLEDİ' Ahmet Durgun, Sümeyye ile 27 Mayıs'ta evlendiklerini belirterek, şöyle konuştu: 'Eşimle mutluyduk.
Eşim bana 'Dışarı çıkabilir miyim?' diye mesaj attı.
Ben de ona çıkabileceğini ve nereye gideceğini yazdım.
O da bana, arkadaşının yanına gideceğini kısa bir süre içerisinde döneceğini yazdı. ve bana eve ne zaman döneceğimi sordu, ben de ona 2 saat içerisinde işinin biteceğini söyledim.
Bu konuşmalar 23 Aralık saat salı günü saat 15.30 civarlarında oldu.
En son telefonla görüştüğümde saat 15.38'di.
Ondan sonra eşim Şehitlik dört yola doğru geldiğini söyledi.
Et ve Süt Kurumu'nun orasına arkadaşının gelip onu araçla alacağını söyledi. 'TAKSİYE BİNDİĞİNİ FARK ETTİM' Ondan sonra ben eşimin dört yolda bulunan taksi durağındaki taksiye bindiğini fark ettim.
Ondan sonra ben eşim bana arkadaşının gelip onu alacağını söylediği için onu utandıracak, gücendirecek bir cümle kurmamak için hemen aramadım.
Takside şoför tarafına oturduğunu görmüştüm.
Bir süre sonra eşimi aradım ama telefonuna ulaşamadım.
Önce mesaj yoluyla yazdım.
İnternetin açık olmadığını görünce panikledim.
Normal aradım.
Kendisine hiçbir şekilde ulaşamadım.
Ben de daha çok şüphelenmeye başladım.
Yerimde duramıyordum.
Orada kahvede oturmuştum.
Kahvede çıktıktan sonra yani eşim taksiye bindikten sonra 2-3 saat kahvede oturdum.Kendisine ulaşamayınca sıkıntı yapıp dışarı çıktım.
Parka doğru yürüdüm oralarda beklerken eşimin aramasını bekledim.
Haber alamayınca eve geldim.
Belki eşimin telefonu zarar görmüştür diye üst katımda oturan kaynanam da paniklemesin diye bilgilendirmedim.
Kaybolduğu gün gece yarısında kaynanamı arayıp onlara gitmediğini öğrenince panikledim.
Yani bu normal bir şey değildi.
Eşim uzun süre telefonu kapalı tutmazdı.
Can güvenliğinden endişe duydum.
Polis merkezine gittim.
Sonra taksi durağına gittim.
Taksiciler o saatte çalışmadığı için sabah erken durağa gittim.
Bir taksici bana yardımcı oldu.
EŞİNİN CESEDİNİN BULUNDUĞU SİTEYE GİTMİŞ Ondan rica ettim.
Eşimle yolculuk esnasında onu bıraktığı zaman herhangi bir bilgi duydu mu?
Kiminle görüşeceğini, kiminle ne yapacağını duydu mu tarzında sorular sordum.
Taksici bana, eşinin başta Adli Tıp Kurumu'nun kapısı dediğini ama belli ki adresi bilmediğini söyledi.
Ondan sonra görüşeceği kişinin bayan mı erkek mi olduğunu bilmediğini söyledi.
Taksici eşime atılan konumun ev mi, işletme mi veya inşaat mı olduğunu sormuş.
Eşim de 'evdir, dairedir' demiş.
Ondan sonra eşim taksici ile beraber siteye gittiğini, olayın gerçekleştiği blok olduğunu taksici bana teyit etti.
Taksici 8'inci kat diye duyduğunu belki işime yarar diye bana söyledi.' 'KAPICI, POŞETLERDE ÇÖP ÇIKARIYORDU' Durgun, taksi şoföründen aldığı bilgilerle siteye gittiğini belirterek, şunları söyledi: 'Bloğa girdim.
Bloğa girer girmez bere kafasında olan bir kapıcı park ettim.
Çöpleri asansörden çıkarıyordu.
Siyah siyah poşetlerde çöp çıkarıyordu.
Ben de kapıcı olduğunu, çöplerle uğraştığı düşüncesiyle, 'Ağabey sen buranın kapıcısı mısın?' dedim. 'Evet' dedi.
Dedim ki, 'Ağabey buranın kameraları falan var mı?' Biraz tereddüt etti falan.
Ondan sonra bana dedi ki; 'Burada güvenlik kulübesinin karşısında bir arkadaş olduğunu, onun buralarla ilgilendiğini söyledi. 'ADAMI İYİ NİYETLİ OLARAK HİSSETTİM' Öyle deyince adamı iyi niyetli olarak hissettim.
Öyle düşündüm.
Yardımcı oluyor diye.
Ben de ona eşimin fotoğrafını gösterdim.
Çöpleri toplarken dairelerde falan karşılaşmış mı, ya da ne bileyim akşam girerken karşılaşmış mı diye.
Kendisi bir an tereddüt etti.
Paniklemiş gibi oldu.
Ama benim aklıma kesinlikle gelmezdi yani onun bu işte bir parmağı var mı yok mu diye.
Ondan sonra ben eşimin taksicinin bana 8'inci kat olayını kapıcıya da söyledim.
Kapıcı dedi ki; orada kimse oturmuyor.
Ev anahtarlarının ev sahibinde olduğunu söyledi.
Kendisinin de oradan çöp almadığını, bildiği kadarıyla boş olduğunu söyledi.
Ondan sonra ben yine vicdanen rahatsız olduğum için tekrardan yukarı çıktım. 8'inci kata varınca defalarca kapıları ikisini de çaldım karşılıklı şekilde. 'DAİRELERİ TEK TEK GEZDİM' Herhangi bir ses çıkmadı, kapı açılmadı.
Siteyle ilgilenen arkadaşa ulaştım.
Yukarıda boş kapısı açık olan daireleri tek tek gezdik.
Ama 8'inci kata vardığımız zaman oradaki çalışan kapalı olan bu iki dairenin anahtarının kendilerinde olmadığını söyledi.
Bu arkadaştan site grubuna benim eşimin fotoğrafını altına da benim numaramı yazmasını rica ettim.
Kendisi sağ olsun yardımcı oldu.
Görenler veya duyanlar bu numara ulaşsın diye.
Ondan sonra ben oradan ayrıldım' dedi ''POŞETTE CESET BULUNDU' DİYE TELEFON GELMİŞ' Bir gün sonra bisiklete binip çıktığını ifade eden Ahmet Durgun, 'Bisiklete binip çıktıktan sonra bana telefon geldi.
Önce Engin isminde bir arkadaş beni aradı.
Acilen siteye gelmem gerektiğini, poşette cansız bir bayan cesedi bulunduğunu söyledi.
Ondan sonra oraya gittik.
Sitenin önünde ambulans olduğunu gördüm.
Kalabalığın olduğunu gördüm.
Polislerin olduğunu gördüm.
Kapıcıyı kesinlikle daha önce hiç görmedim.
Sadece oraya taksiye indikten sonra ona fotoğrafı gösterdiğim zaman görmüştüm.
Neden benim eşime kıyar?
Kimseye borcumuz yoktu.
Kimseyle bir alıp veremeyeceğimiz yoktu.
Eşim çok iyi niyetli biriydi.
Mutluyduk.
Eşim amcamın kızıdır.
Kaçarak evlendik.
Samsun'a gittik.
Daha sonra bize kucak açtılar.
Kabul ettiler.
Nikahımızı kıydıktan sonra Diyarbakır'a geldik.
Allah eşimden razı olsun.
Her zaman bana derdi ki; 'Rabb'im seni cennetime koysun inşallah.' İnşallah beni duyuyorsa Rabb'im onu cennetine koysun.
Katilin en ağır cezayı almasını istiyorum.
İdam edilmesini istiyorum.
Allah hakkımızı bırakmasın.
Ocağımıza ateş düşürdüler.
Canımdan parçamı aldılar.
Onsuz nasıl yaşarım' diye konuştu.