27 Aralık 2025 Dama çözümleri

KURUMSALLAŞMADAN ASLA OLMAZ, OLMAYACAK!

Türk damasının bugün karşı karşıya olduğu en büyük handikap, müntesiplerinin damayı yalnızca “oynamak” fiiline indirgemesidir.

Yalnızca dama oynayarak, turnuvaları kovalayarak, masa başında ya da dijital platformlarda galibiyet sayarak Türk damasına katkı sunduğunu zannetmek en büyük  yanılgıdır.

Bu anlayış, damayı yaşatmaz; bilakis yavaş yavaş tüketir.

Türk Daması’nda gerçek manada bir kurumsallaşmadan söz edilebilmesi için aşılması gereken yegâne yol profesyonelleşmedir.

Sporcuların lisanslı olduğu, rating sistemlerinin oyun gücünü en doğru biçimde yansıttığı, şeffaf ve kapsayıcı bir ölçme-değerlendirme düzeni tesis edilmelidir.

Yalnızca X ya da Y turnuvasına katılanların değerlendirildiği, dar kapsamlı ve geçici sistemler, damanın gelişimini taşıyamaz.

Bu tür uygulamalar, yalnızca günü kurtarır; geleceği asla inşa edemez.

Sporcular için profesyonel bir yapı inşa edilirken, hakemlik müessesesi de aynı ölçüde ele alınmalıdır.

Bugün Türkiye’nin farklı noktalarında pek çok turnuva düzenleniyor olsa da, hakemlik çoğu zaman “konuya lütfen dâhil olan” insanların omuzlarına bırakılmaktadır.

Oysa dama, grift ve yüksek muhakeme gerektiren bir oyundur.

Böyle bir oyunda doğru karar verebilmek, yalnızca iyi niyetle değil, ciddi bir birikim ve eğitimle mümkündür.

Kimi zaman dama kuralları bir yana damaya dahi tam vakıf olmayan dostlarımızın, büyük bir özveriyle bu sorumluluğu üstlenmek zorunda kalması, sistemin ne denli eksik olduğunu açıkça göstermektedir.

Yöneticiler cephesinde de durum farklı değildir.

Mevcut yöneticilerin tamamı, gönüllülük esasıyla; yaşamlarının başka alanlarından feragat ederek zamanlarını, emeklerini ve maddi imkânlarını çekinmeden bu uğurda seferber etmektedir.

Bu gayret asla küçümsenemez.

Ancak mesele yalnızca gayret meselesi değildir.

Kurumsallaşmayı sağlayacak olan şey, iyi niyetin ötesinde bilinç ve vizyon seviyesi meselesidir.

Bugün Türk daması hâlâ birkaç belediyenin yahut birkaç sponsorun taşıdığı bir yük olmaktan kurtulamamıştır.

Oysa böylesi kadim bir kültürün kaderi, bu kadar dar bir çerçeveye hapsedilemez.Dama denildiğinde aklına yalnızca masa başında veya dijital platformlarda oyun oynamak gelen, senenin falanca zamanında falanca yerde turnuva düzenlenmesini damaya katkı zanneden bütün dama severlere açıkça sesleniyorum: Damayı öldürüyorsunuz.

Dama Dünyası, Süper Dama, Play Ok, Ludo Teka gibi sitelerde ya da kahvehanelerde kimin kime kaç fark attığının zerre kadar önemi ve damamıza katkısı yoktur.

Bu kültürü okullara, üniversitelere, bakanlık onaylı resmi  federe yapılara sokmadan gerçek başarıdan söz edilemez.

Kahvehanelerde oynanan taş ve kâğıt oyunlarından ayrışmak zorundayız.

Türk daması bir zeka ve muhakeme sporudur; kahvehane oyunu değildir.

Bu ayrımı yapamadığımız her gün, oyunun itibarından biraz daha eksiltmiş oluyoruz.

Artık bu son çağrı olsun.

Bir araya gelelim ve birlikten nasıl bir kuvvet doğacağını hep birlikte gösterelim.

Bizler bunu damaya borçluyuz.

Üstelik bunu yapabilecek sayısal yeterliliğe de sahibiz.

Ortadoğu’dan Balkanlar’a, Türki Cumhuriyetler’den Kuzey Afrika’ya, Orta Asya’dan Anadolu’nun en ücra köşelerine kadar damacı kaynıyor.

Mesele sayı değil; mesele irade, bilinç ve kurumsal akıldır.

Hepimiz istersek ve adım atarsak olur.

Lakin kurumsallaşmadan asla olmaz, olmayacak.

Hadi bakalım ben diyeceğimi dedim sıra sizde dama camiası.

Bu haftanın sorularını hazırlayan Lübnanlı Grand Master Chadi KLEİT  Not: Geçen hafta yazımda Fahad Rasheed'in aile ismini yanlış yazmışım doğrusu "Al-Jamil" olacak Birinci Çözüm  a45 - d4c - b2a - c4b - d34 - d4b - g45 - h2b8 (1-0) İkinci Çözüm  b3c - a2b - a4b - g45 - h34 - e45 - c3g5 - g23 - f2h8 (1-0) Üçüncü Çözüm  h45 - g34 - c4d - f2g - e3f - b45 - a2e8 - a3c - e87 (1-0)