Haber Detayı
Adı: Görev Soyadı: Zarar
Eskiden KİT’lerin, kamu bankalarının batıklarına “görev zararı” derdik. Baktılar ki “zarar” kelimesi kulağa hoş gelmiyor...
Eskiden KİT’lerin, kamu bankalarının batıklarına “görev zararı” derdik.
Baktılar ki “zarar” kelimesi kulağa hoş gelmiyor, karizmayı çiziyor...
Hemen ismini değiştirdiler, “görevlendirme gideri!” dediler.Sanki ismini değiştirince o para Hazine’den, yani senin benim vergimden çıkmıyor gibi… Rahatladık mı şimdi?***2025 yılının ilk 11 ayında bu “görevlendirme gideri” denilen karadelik 1 trilyon 460 milyar lira yuttu.
Peki bu para nereye gitti?
Uzaya mekik mi yolladık?
Ay’a dört şeritli yol mu yaptık?Elle tutulur bir şey yok ortada… Zarar edenlerde BOTAŞ ve EÜAŞ halay başı… Biri elektrik diğeri doğalgaz dağıtımında…***EÜAŞ tek başına 215.8 milyar TL yemiş.
Enerji şirketlerine “Siz harcayın, zarar edin; faturayı Hazine’den yani vatandaştan öderiz” garantisi verilmiş.
Sanmayın ki bizi düşündüklerinden...
Maksat o şirketlerin çarkı dönsün, yandaşın bilançosu düzelsin!BOTAŞ desen 155 milyar TL zararda...
Hani Karadeniz gazı bulmuştuk?
Hani vanaları açıyorduk?
Gaz bedava olacaktı?
Demek ki gaz bedava değilmiş, faturası Hazine’ye, yani dolaylı yoldan yine bize kilitlenmiş.***Gelelim bankalara...
Ziraat Bankası ve Halkbank… Piyasada faizler yüzde 50’yi aşmış, ticari kredi çekecek esnafın nefesi kesiliyor.
Yine de emir gidince demiri kesiyor.Bu bankaların seçilmişlere verilen düşük faizli kredilerden ettiği zararları kim ödüyor?
Tabii ki Hazine!
Yani sen gidip bankadan kredi çekemiyorsun ama senin vergilerinle başkasının ucuz kredisini ödüyorsun.***Ziraat Bankası’na 75 milyar, Halkbank’a 33 milyar TL ödendi.
Zarar edersen Hazine’den istersin, kâr edersen yandaşa reklam verirsin.
Ne güzel Türkiye valla!Bir de işin SGK boyutu var ki, teknik olarak “görev zararı” sayılmıyor ama bütçeden oraya giden para 704 milyar lira… EYT dediler, seçim yatırımı dediler, sistemi delik deşik ettiler.
Şimdi o delikleri kapatmak için bütçenin yarısını oraya kürekleme peşindeler.***Oraya para yolla, burada zararı kapa derken, bize düşen devasa bütçe açığı 1 trilyon 270 milyar lira… 2026 yılı için beklenti bunun iki katından fazla…Sahi para yoksa ne yapacaklar?
Borçlanacaklar.
Borçlanınca ne olacak?
Faizler artacak.
Faiz artınca ne olacak?
Enflasyon düşmeyecek.Hazine borç bulmak için piyasadaki parayı süpürge gibi çekince özel sektöre verecek kredi kalmıyor.
Alabilen de anca tefeci faizine razı oluyor.***Peki ne olacak?
Kibarca anlatmaya çalışayım.
Yakında elektrik ve doğalgazda “kademeli tarife” diye süslü bir isimle öyle bir oyacaklar ki bizi evde ampul yakarken bile iki kere düşüneceğiz.Işıkları şimdiden kısın gözleriniz karanlığa alışsın.
Kombiyi de düşüğe ayarlayıp battaniyeleri de çıkartın.
Evde tek odada toplanın.
Güzel oldu bence… Biliyorsunuz iktidar çok önem veriyor aile bütünlüğüne!