Haber Detayı
Piyasalar haftaya nasıl başlayacak?
Yeni haftaya girilirken altının yönü merak edilirken, geçen hafta piyasalarda sürpriz yaşandı. Borsa İstanbul %3,38 değer kazanarak haftanın en çok kazandıranı oldu. Gram altın ise %0,89 yükseldi ve yukarı yönlü seyrini sürdürdü. 2026 için finans kuruluşları altın fiyatlarının 5 bin dolara çıkabileceğini, Türkiyede ise gram altının 6 bin lirayı görebileceğini öngörüyor. Borsa ve dövizde yılın son aylarında yukarı yönlü eğilimin devam edebileceği belirtiliyor. Uzman isim Prof. Dr. Murat Ferman detayları yorumladı.
Yeni haftanın başlamasıyla birlikte piyasalarda hareketlilik yeniden artıyor.
Yatırımcıların en çok merak ettiği başlık ise güvenli liman altının yönünün ne olacağı.Borsa İstanbul Haftanın Kazandıranı OlduProf.
Dr.
Murat Ferman, geçtiğimiz haftaya ilişkin piyasa değerlendirmesinde çarpıcı veriler paylaştı:Geçtiğimiz hafta aslında beklentilerin sürpriz kısmında bir gelişme gerçekleşti.
Çünkü borsa haftanın en çok kazandıranı unvanına kavuştu.
Borsa İstanbul BIST 100 endeksi haftayı %3,38lik değer artışıyla kapattı.
Altın da geçtiğimiz hafta kazandıranlar arasında yer aldı.
Gram altında %0,89luk bir artış oldu.
Bu artış, önceki haftalardaki yüksek oranlı kazançlara göre düşük kalsa da yukarı yönlü seyrin sürdüğünü söyleyebiliriz.2026 İçin Altında Yükseliş BeklentisiAltın fiyatlarında gelecek yıl için de olumlu bir tablo öne çıkıyor.Prof.
Dr.
Murat Ferman:Dünya Bankasının en muhafazakâr altın beklentisi 3 bin 866 dolar.
Bu kurum bir istisna teşkil ediyor ama onun dışında Société Généraleden JP Morgana kadar birçok kuruluş, önümüzdeki yıl altının 5 bin doları görebileceği yönünde tahminler paylaşıyor.
Türkiyede de bu durumda gram altının 6 bin liralara ulaşması mümkün.Borsa ve Dövizde Son DurumFerman, yılın son iki ayının piyasalar açısından kritik dönemler olduğuna dikkat çekti:Özellikle kasım ayını severler ve aralık ayında da yukarı yönlü hareket ederek seneyi yüksek bir noktadan tamamlamak isterler.
İLGİLİ HABER Türkiye İstanbul'da barajlar alarm veriyor: Doluluk 10 yılın en düşük seviyesinde