Haber Detayı

Emeğin asgarileşmesi
Yazarlar cumhuriyet.com.tr
09/12/2025 04:00 (2 hafta önce)

Emeğin asgarileşmesi

Ülkemizin kendine özgü ekonomi-politiği bağlamında; yılın son günlerinde çalışanları ve emeklileri maaş artış beklentisi sarar.

Ülkemizin kendine özgü ekonomi-politi ği bağlamında; yılın son g ünlerinde çal ışanları ve emeklileri maaş artış beklentisi sarar.

Binbir g üçlükle geçimlerini sa ğlamaya çal ışan emek çiler ve emekliler, hakl ı olarak maaş artış beklentisine girerler.

İşte bug ünlerde pek çok hanede de öyle oluyor.

Eline kalemi kâ ğıdı alan hesap yapıyor.

Bu d önemde dar gelirli ailelerin evlerinde ve i şyerlerinde temel g ündem maddesi maa ş artışlarıdır.

Hesap üstüne hesap yap ılır.

Yeni yılda ne kadar maaş artışı olacaktır?

Bu artış ailenin zorunlu ihtiya çlar ına yetecek midir?

Pek çok hanede ve ailede hep bunlar konu şulur, tartışılır.

EMEKÇİNİN DURUMU Geçim gündeminin önemli bir bile şeni ve hatta belirleyeni de asgari ücrettir.

Asgari ücret, hiçbir ülkede olmad ığı ölçüde ülkemizde önem ta şır.

Emek piyasasının temel ölçütüdür.

Pek çok ekonomik konuda ve kararda da belirleyicidir.

Adeta eme ğin, emek çinin ç ıpasıdır!

Aslında b öyle olmas ının temel nedeni, ülkemizde emek kesiminin örgütsüzlü ğ ü ve da ğınıklığıdır.

Özellikle 12 Eylül sonras ı d önemde siyasal-sendikal ve örgütsel alanda irtifa kaybeden i ş çi s ınıfı, toplumsal ve siyasal alanda ağırlığını yitirmiştir.

Elbette bu durum emeğin payına ve emek çinin ya şam koşullarına da doğrudan yansımıştır.

Ülkemizin emekçileri ve emeklileri, günümüzde çok zor ko şullar altındadır.

ASGARİ Mİ, ÇOĞUNLUK MU?

Bu zor durumun en önemli göstergesi de asgari ücrettir.

Öncelikle alt ını çizmek gerekiyor, asgari ücret ad ı üzerinde çal ışma hayatındaki emeğe en d ü ş ük ödeme anlam ına geliyor.

Bir çok Avrupa ülkesinde de çal ışanların çok küçük bir yüzdesini kaps ıyor.

Ço ğunlukla da tek haneli rakamlarla ifade ediliyor.

Ama bizim ülkemizde tam tersi bir durum söz konusu.

Ülkemizde çal ışanların neredeyse yarısından fazlası asgari ücretle do ğrudan ilişkili.

DİSK’in 2026 Asgari Ücret Raporu’na göre; özel sektör çal ışanlarının y üzde 53.2’si asgari ücretli.

Ülkemizde her 100 i ş çiden 63’ü, asgari ücretin yüzde 20 fazlas ı ve altında ücretle çal ışıyor.

B ütün bu verilerin ışığında, bize de “Asgari ücret mi, yoksa ço ğunluk ücreti mi?” diye sormak ve sorgulamak dü ş üyor.

AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRI Asgari ücret tart ışmalarını enflasyon hedefiyle ilişkilendirmek, yıllardır iktidar ve sermaye çevrelerinin temel yönsemesi oluyor.

TÜRK- İŞ Genel Başkanı Erg ün Atalay ’ ın da vurguladığı gibi aslında buna bile uyulmuyor.

Örne ğin enflasyon oranı 2024’te y üzde 44 olmas ına karşın, i çinde bulundu ğumuz yılda asgari ücrete yüzde 30 art ış yapıldı.

İşte bunun i çin önce 14 puanl ık kaybın telafi edilmesi gerekiyor.

Aslında bizce, asgari ücret tart ışmalarında baz alınması gereken temel ölçüt açl ık ve yoksulluk rakamlarıdır.

Buna g öre, yeni asgari ücret görü şmelerinde bu rakamlardan hareket edilmelidir.

Örne ğin T ÜRK- İŞ’in Kasım 2025 araştırmasına g öre; açl ık sınırı 29 bin 828 lira, yoksulluk sınırı ise 97 bin 159 liradır.

Buna g öre 22 bin 105 liral ık asgari ücret, açl ık sınırının bile 7 bin 723 lira altında kalmıştır.

YENİ ÜCRET DÜZENİ İşte b ütün bu gerçeklerin ışığında, asgari ücret konusuna yeni bir bak ış ve yaklaşım gerekiyor.

Muhalefet ve sendikalar, asgari ücret sorununu komisyon tart ışmalarından ve enflasyonla ilgili doğruluğu tartışmalı resmi verilerden, hedeflerden ç ıkarmalıdır.

Sadece g örüntüden ibaret olan asgari ücret komisyonunda temsil say ılarının önemi yoktur.

Unutulmamal ıdır ki asgari ücreti siyasi iktidar sermaye kesimi ile ortakla şarak ve onların ç ıkarını kollayarak belirlemektedir.

B öyle oldu ğu i çin de y ıllardır emek kesimi b üyük kay ıplara uğramıştır.

Resmi verilere g öre Türkiye ekonomisi büyürken çal ışanların milli gelirden aldıkları pay azalmaktadır.

Bu çarp ıklığı gidermenin yolu, başta asgari ücret konusunda olmak üzere yeni bir ücret düzeni olu şturulmasından ge çmektedir.

Emek kesimi ve siyasal-toplumsal muhalefet, bu hedefi-sosyal politikay ı oluşturmalı ve ortaklaştırmalıdır.

Kısacası, emek asgarileşmemeli, emek çiler açl ığa mahk ûm edilmemelidir.

İlgili Sitenin Haberleri