Haber Detayı
Özel’in devrim düşmanlığı
Özel’in devrim düşmanlığı
Ekrem İmamoğlu’nun babası Hasan İmamoğlu, oğlunun davasını izledikten sonra Sözcü’ye konuşmuştu: “Ömür boyu hep uğraştım; çalıştım.
Ülkemize komünizm gelmesin diye mücadele de ettim.
Komünizm gelmesin diye mücadele ettiğim için çok pişmanım.
Çünkü komünizme gerek yok.
İstedikleri zaman komünizm ilan ediliyor.
Malınıza mülkünüze el konuluyor.” Bu konu Ekrem İmamoğlu’nun ABD derin devletinin yayın organlarından Foreign Affairs’e yazdığı ve Batı’ya tam biat ettiği yazıdan bile fazla konuşuldu.
TÜRKİYE DEVRİME CHP ATLANTİK’E CHP 39.
Olağan Kurultayı’nda kabul edilen yeni program da gösterdi ki, CHP tamamen Batı ile bütünleşme yolunu seçmiş durumda.
Şu anki CHP Yönetimi, en Atlantikçi liderlik konumunda.
Kemalizm’i reddeden CHP, artık devrimi de önleyecek görevler koyuyor önüne.
Öncelikle vurgulayalım: Türkiye artık sistem dışına çıkıyor.
Son 10 yıldır Atlantik zincirlerini kıran, Asya’ya yönelen bir konumdayız.
Bu yönelişi Üretim Devrimi ile taçlandırmaktan başka çare yok.
Zincirlerini kıran Türkiye ile birlikte, düzen partileri de sistem dışına çıkan yönelişler içinde.
AK Parti’de feshedilen PKK’nın silah bırakma sürecinde “bütünleşme” yanlısı tavırlar alanlar var.
MHP, Türkiye-Rusya-Çin-İran İttifakı öneriyor.
CHP’de Kemal Kılıçdaroğlu’nun başını çektiği grup ABD-İsrail belasından kurtulmak ve “arınmak”tan bahsediyor.
Yalnız düzen partileri içinde değil, bu sistem dışına çıkış halk içinde de var.
ASAL Araştırma’nın Türkiye Siyasi Gündem Kasım 2025 Araştırması, bu konuda önemli veriler sağlıyor.
Asal Araştırma son anketinde 26 ilde vatandaşa, “Sizce bugün Türkiye’nin sorunlarını hangi siyasi parti çözebilir?” diye soruldu.
Katılımcıların yüzde 36’sı kendisine sunulan seçenekler içinde “Hiçbiri” yanıtını verdi. “Hiçbiri” diyenler, birinci sırada.
Bütün bu tablo Türkiye’nin devrime gittiğini gösteriyor. ‘AMAN İNSANLAR SİSTEM DIŞINA ÇIKMASIN’ HEZEYANI Önceki günlerde DEM Parti’ye yakın İlke TV’de konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, SDG’ye kalkan olmasının yanı sıra CHP’nin sistem dışılığın önüne geçmedeki rolünü de anlattı.
Avrupa’da sistem dışı yani merkezden uzak partilerin yükselme sebebine değinen Özel, demokratların çok benzer şeyler söylediğine, bunun da diğer partilerin büyümesine yol açtığını ifade etti.
Özel sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de o yüzden herkesin herkese benzemesine, herkesin her kararı aynı şekilde vermesine, ‘Gel’ deyince gelmesine, ‘Git’ deyince gitmesine bu kadar da angaje olmamak lazım.
Farklı partilerin farklı yerlerde farklı şeyler söyleyip, bazen birlikte, bazen ayrı olup, sonuçta aynı doğru için gayret ediyor olmalarını da anlamak lazım.
Aksi takdirde Avrupa’daki gibi birbirine çok fazla benzeşirse merkeze yakın partiler, merkezden uzak partiler anlamsız bir şekilde yukarıya çıkabiliyorlar.
Bu meseleyi biraz siyaset sosyolojisi açısından da…” Özel, şöyle devam etti: “Cumhuriyet Halk Partisi’nin varlığı; bazı konularda desteği, bazı konularda itirazı, kurucu parti olmanın verdiği muhafazakâr reflekslerle, Altı Ok’tan birinin devrimcilik olmasının verdiği cesur işlerin dengesinin, Türkiye’de o tarif ettiğiniz bir takım riskli güçlenmelerin de önüne geçiyor.
Bunu da görmek lazım.” Özel her ne kadar Altı Ok’u ve devrimcilik ilkesini de işin içine katsa da artık CHP’nin devrimci değil sistemin en gerici partilerinden biri olduğunu gizleyemiyor.
CHP’ye ise sistem dışına çıkan insanları havuzlama görevi biçiyor.
Atlantik dostu CHP’nin zaten gidecek tek yolu var: Devrim düşmanlığı!
Bugün CHP, Türk Devrimi’nin önündeki en büyük engel olarak karşımızdadır.