Haber Detayı
Özge Gürel: Sektöre girdiğimde kafam çok karışıktı
Özge Gürel, Harper’s Bazaar dergisinin yeni sayısına verdiği röportajda modayla ilişkisini anlattı. Oyuncu, giydiği kıyafetlerin ruh halini yansıttığını söyledi.
ÖZGE Gürel, dergideki röportajında “Modayla ilişkin kendini ifade etme biçiminde nasıl bir rol oynuyor?” sorusunu şöyle yanıtladı: “Gerçekten çok büyük bir rolü var ki modayı sanat haline getiren tarafı da bu.
Konuşmadan anlatmak gibi bir şey ve aşırı eğlenceli.
Benimle beraber büyüyen, ağlayan ya da gülen ve öğrenen bir şey stil.
O gün üstüme bir şal almak istemem, taktığım küpe bile ruh halimle ilgili.
Keza eski bir deri ceketi üstümde görmek istemek de.
Çok mutlu olduğumu üstümdekilere bakarak anlayabilir dostlarım ya da mutsuzluğumu, kaygımı.
Bazen de tam tersi giydiklerinle gününü iyileştirmek için bir adım atabilirsin ki bu kısım en sevdiğim.”ARTIK NEYİ İSTEMEDİĞİMİ DAHA NET GÖRÜYORUMProje temposundan uzak bir dönem geçiren oyuncu, “Bu dönemler, iç dünyanda neyi büyütmene izin veriyor?” sorusu üzerine şunları söyledi: “En çok kendimi ve potansiyelimi.
Bazen durmadan, konunun dışına çıkmadan gelişmek mümkün olmuyor.
Temponun içindeyken tek gerçeğiniz o an oluyor, inanılmaz iyi hissediyorsunuz ama tek yönlü bir bakış açısında sıkışıp kalıyorsunuz aslında.
Şimdi baktığım yerden ne istediğimi daha önemlisi ne istemediğimi, hangi hayallerimi hatırlamam gerektiğini çok net görüyorum.
Hayatımda önemli kısım bu, çünkü harekete geçme kısmı benim için her zaman daha kolay.” SEKTÖRE GİRDİĞİMDE KAFAM ÇOK KARIŞIKTIÖzge Gürel, oyunculuk sektöründe zaman içinde yaşadığı değişimi de anlattı: “Sektöre girdiğimde kafam çok karışıktı ve gücümü tam olarak neye harcamam gerektiğiyle ilgili fikirlerim oldukça dağınıktı.
Hem içinde olmak, ilerlemek istediğim fazla alan vardı hem hepsini biraz biraz yapıp koşarak kaçmak istiyordum.
Zaman içinde kendimi disipline etmeyi ve odaklanmayı öğrendim.
Tatmin duygusu yoğun çalışmayla birleşince kendimi ilk defa bir sürece ait hissettim.
Çok fazla şeye emek verip hepsini bir havuzda biriktirmek gibiydi, tüm dallar aynı kökü besleyebiliyordu sonunda.”YENİ BİR YIL YENİ BİR BENÖzge Gürel her yıl olduğu gibi 2026’ya da yeni kararlarla gireceğini söyledi: “Heyecanım hiç değişmiyor; hep ‘yeni bir hayat yeni bir ben’ mottolarıyla giriyorum yeni yıla ve seviyorum bunu.
Beni çok neşelendiriyor bir sihirli değnek fikri.
Bu yıl da 48 tane yeni kararla girerim muhtemelen.
Dört-beş tanesini uygulasam ne mutlu bana.
Ama her şeyden öte hepimiz ve sevdiklerimiz için sağlık diliyorum.
Sevdiklerimizle bir arada kalabilmeyi ve bunun kıymetini bilebilmeyi diliyorum.
Geri kalan her şeyi çözebilecek gücümüz olur böylelikle.” ANDA KALMAYI ÖĞRENDİMÖZGE Gürel’e röportajda “Kamera arkasında öğrendiğin ve hayatına taşıdığın en önemli şey ne oldu?” sorusu yöneltildi.
Oyuncu şöyle dedi: “Anda kalmak.
Yaşarken o kadar fazla duygunun içinde asıl olanı kaçırmaya meyilliydim, tadını çıkarmaya ya da bir konuyla ilgili üzülmeye vaktim de hevesim de yok gibiydi.
Anda kalmanın farkındalığı, duygularla doğal olarak kendimle ve hayatımla bağımı çok güçlendirdi.”