Haber Detayı
Bakan 'Asgari ücreti yüzde 251 artırdık' dedi... Dünya yazarından yanıt
Bakan Işıkhan'ın “Asgari ücrette 2002 yılına göre nominal olarak 171 kat, reel olarak ise yüzde 251'lik artış sağlamış bulunuyoruz.” sözlerine Dünya Gazetesi yazarı Ferit Parlak'tan yanıt geldi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücretin 2026 yılı için net 28 bin 75 lira 50 kuruş olarak belirlendiğini bildirdi.Bakan Işıkhan açıklamasında “Asgari ücrette 2002 yılına göre nominal olarak 171 kat, reel olarak ise yüzde 251'lik artış sağlamış bulunuyoruz.” dedi.Bakan Işıkhan’ın açıklamalarını Dünya Gazetesi’ndeki köşesine taşıyan Ferit Parlak, “Asgari ücret 2002 yılına göre, nominal olarak 171 kat artmışsa… Yani, reel olarak yüzde 251’lik bir artış sağlanmışsa… Ama sonuçta üreteni de işvereni de çalışanı da ‘mutlu etmeyen’, dolayısıyla ‘verimli olmaya yöneltmeyen’ bir ücrete ulaşılmışsa… Çözümü, ‘asgari ücret artışında aramak’, ‘nafile çaba’ anlamı taşır…” dedi.Parlak, yazısının devamında şu ifadeleri kullandı:“Bakan Işıkhan da dikkat çekti:‘Asgari ücrette esas olan:Yapılan artışların çarşıda, pazarda, market raflarında, etiketlerde eriyip gitmemesidir…’ Ekledi: ‘Yapılan artışla, vatandaşımızın satın alma gücünü korunmasını ve yaşam kalitesinin geliştirmesini hedeflemekteyiz…’***Yüksek rekabetçi yapı, yüksek satın alma gücü ve yüksek yaşam kalitesi, ekonomik faaliyette bulunanların (dolayısıyla herkesin) temel hedefi…Hedefe ulaştırmayan yolları, tekrar tekrar deneyerek hedefe ulaşılamayacağı da artık bilinmeli/görülmeli…VELHASILŞunu görmeliyiz: İtiraf edemesek de, eğitimin niteliksizliği başta olmak üzere yapısal sorunlarımız: Bizi düşük teknolojili, emeğe dayalı üretime/ticarete zorluyor…***Yani… İnsanüstü çaba ve riskler alarak geliştirdiğimiz birkaç sektör haricinde, temel ihtiyaçları karşılayan (gıda, tarım, tekstil, eğitim, sağlık...) sektörlerde, dünya ile rekabet edebilmemiz için ‘ucuz işgücü’, ‘fiyat rekabeti’ dışında bir alternatifimiz bulunmuyor…***İşgücü maliyetindeki artış ise:Dünya ile rekabet edememe, üretimi durdurma anlamı taşıyor…***Nitelikli yaşam, nitelikli satın alma gücü, nitelikli rekabet için ‘nitelikli işgücüne’; nitelikli işgücü için nitelikli eğitime ve nitelikli ekosisteme/yapıya/iklime ihtiyaç duyuluyor… Sadece bu iklim, verimli/rekabetçi işgücü/üretim, yüksek satın alma gücü, yaşam kalitesi getirebiliyor…” Odatv.com