Haber Detayı

Zamanın kapısında 2026’yı bekliyoruz
Dünya+ dunya.com
26/12/2025 00:00 (12 saat önce)

Zamanın kapısında 2026’yı bekliyoruz

Yeni bir yıla girmek, sadece tak­vim yaprağının değişmesi de­ğil, insanlık için ortak bir "temiz­lik" ve "yeniden başlama" arzusu­dur.

Dünyanın dört bir yanındaki geleneklere baktığımızda, aslında hepimizin farklı yollarla aynı şe­yi aradığını görüyoruz: Şans, bol­luk ve geçmişin yüklerinden kur­tulmak.● İspanyolların 12 üzümü, Danimarkalıların kırık tabak­ları: Eğer bir yılbaşı gecesi kendi­nizi İspanya’da bulursanız, saatler gece yarısını vurduğunda her sa­niye için ağzınıza bir üzüm tanesi atmanız gerekir. 12 ayın her biri için bir şans simgesi...

Öte yandan Danimarka’da, sevdiğiniz birinin kapısında tabak kırmak bir haka­ret değil, aksine "seni seviyorum ve yeni yılda sana şans diliyorum" demenin en gürültülü yoludur.

Ne kadar çok kırık porselen, o kadar çok dost ve o derece büyük şans!● Geçmişi yakmak mı, pence­reden atmak mı?

Bazı kültürler vedayı daha radikal yaşıyor.

İtal­ya’nın Bologna şehrinde "il Rogo del Vecchione" geleneğiyle eski yılı temsil eden dev enstalasyon ateşe verilirken; Güney Afrika’da insanlar eski mobilyalarını pen­cerelerinden atarak geçmişin ağırlığından fiziksel olarak kurtu­luyorlar.

Bizler çekmecelerimizi düzenlemeye zorlanırken, onlar hayatlarındaki fazlalıkları keli­menin tam anlamıyla sokağa dö­küyorlar.● Rengini seç, şansını belirle: Meksika’da ise işin sırrı kıyafet­lerin altında gizli.

Giydiğiniz iç ça­maşırının rengi, yeni yıldan bek­lentinizi fısıldıyor: Kırmızı aşk için, sarı mutluluk, yeşil ise zen­ginlik (bir karışıklık olmasın, tav­siye edilen dolar yeşili).

Belki de bu yüzden yılbaşı alışverişlerin­de vitrinler her zaman o meşhur renklerle donatılıyor.● Aynı gökyüzü altında fark­lı dualar: Japonya’da yeni yılı te­miz bir evle (Osouji) karşılamak bir ibadet gibiyken, Kolombiya’da elinde boş bir valizle sokakta ko­şan birini görürseniz şaşırmayın; o sadece yeni yılda bol bol seyahat etmeyi diliyordur.● Mezarlıkta Yılbaşı: Şili'nin Talca kasabasında halk, yılbaşı ge­cesini mezarlıkta geçiriyor.

Bu bir korku filmi sahnesi değil; aksine, vefat etmiş aile üyeleriyle yeni yı­lı birlikte karşılamak için yapı­lan duygusal bir sadakat gösteri­si.

Belediye başkanı kapıları açı­yor ve insanlar mumlar eşliğinde yakınlarının mezarları başında bekliyor.Tüm bu geleneklerin bize öğret­tiği bir şey var: İnsan, nerede ya­şarsa yaşasın, geleceğe dair bir umut besliyor ve yeniden başla­mak istiyor.Sonuçta ister tabak kıralım, is­ter üzüm yiyelim, hepimiz aynı sa­niyeler içinde "bu yıl daha güzel olacak" demenin peşindeyiz.

Ri­tüelleriniz ne olursa olsun, yeni yı­lın size en az İspanyolların üzüm­leri kadar tatlı, Danimarkalıların tabakları kadar gürültülü bir neşe getirmesini dilerim.Zor bir yıl geliyor diyorlar, mo­ralinizi bozmayın, bolluğu bereke­ti ile kazasız belasız gelsin, man­dalina kabuklarınız çinkoları ça­bucak kapatsın…

İlgili Sitenin Haberleri