Haber Detayı
455 bin konut hazımsızlığı
Adı lazım değil. Bir televizyon kanalını izliyordum dün.
Yine adı lazım değil.
Bir spiker, tam olarak şöyle diyordu:*“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hatay’a yapacağı ziyaret öncesi kentte hummalı bir çalışma başladı.
Hataylıların aylarca çamurla ve tozla mücadele ettiği yollar, bir gecede asfaltlandı.
İnşaatlar, köprüler brandalandı.
Böyle hakikaten bir makyaj yapıldı.
Ama onun arkasında gerçekler var.”*Şu işe bakın hele!*Litvanya nüfusuna yetecek kadar konut yapılıyor.Yüzölçümü bakımından Bulgaristan kadar bir alan inşa ediliyor.Ama spiker “branda” diyor.*455 bin konut.
Spikerin bayıldığı parti, bunun maketini on beş yılda tamamlayabilir mi?
O partinin mensupları dahil hiç kimse emin değil.Ama spiker, “branda” diyor.*Tören hazırlıkları kapsamında...Birkaç tamamlanmamış inşaata branda çekilmiş, bir köprünün üzerine köprünün bitmiş halini gösteren bir resim asılmış, bir yolda asfalt çalışması yapılmış falan.Buradan vurmaya çalışıyor spiker.Ha bir de “Cumhurbaşkanı Hatay’a gelecek diye yapıldı bütün bunlar” diyor.*Oysa bu tören, “Cumhurbaşkanı Hatay’a geliyor” diye yapılan bir tören değil.Bu tören, “Cumhurbaşkanı’nın liderliğinde 455 bin konut tamamlandı” diye yapılan bir tören.Yani bu tören, destansı bir başarının onuruna, şerefine yapılıyor.*Spikerin amacı şu:Muazzam bir olayı, önemsiz gibi göstermek.
Süper bir işi, kıymetsiz hale getirmek.
Muhteşem bir sonucu, değersiz kılmak.Farkında değil:455 bin konut orada mıh gibi durdukça...
Birkaç brandayla falan amacına ulaşması imkânsız.*Yazık, gerçekten yazık.
Siyasi tarafgirliğin yol açtığı bir hazımsızlık bu.Bu öyle belalı bir hazımsızlık ki...
Soda içmek bile kesmez bunu.BAHÇELİ’NİN HATIRLATTIĞI ŞİİR AKİF’in şiirinde şöyle diyor:G“Hadi gel yıkalım şu Süleymaniye’yi desen / İki kazma kürek, iki de ırgat gerek / Ancak hadi gel yapalım şunu geri desen / Bir Sinan, bir de Süleyman gerek.”*Dün Hatay’daki 455 bin konutun tamamlanması töreninde yaptığı konuşmada işte bu şiiri okudu MHP Lideri Devlet Bahçeli.Ardından da şunu ilan etti:*Süleyman...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır.Sinan...
Murat Kurum’dur.*Son zamanlarda gördüğüm en şık iltifattı bu.DÜNKÜ YAĞIŞ HİÇBİR şey anlamadım dünkü yağıştan.- Biraz ahmak ıslatan dedikleri tarzda yağmur.- Biraz tereddütlü bir dolu.- Biraz da kara benzer incecik bir şey.*Hayatımda gördüğüm en eklektik yağıştı bu.*Karda ne izleyeceğimizi biliyoruz, yağmurda ne izleyeceğimizi biliyoruz, hatta doluda bile ne izleyeceğimizi biliyoruz.Ama böyle bir yağışa uygun düşecek film, henüz çekilmedi sanırım.
ÜNLÜLER “17 ünlü tutuklandı” diyorlar.*Açıp bakıyorum isimlere.17 ünlünün 17’sini de tanımıyorum.*Bunlar nerenin ünlüsü abiler?Ünlü denilince aklına İbrahim Tatlıses, Asena falan gelen biri için...Ne kadar da dehşet verici bir şey bu.BU ARTIK KOMİK KAÇIYOR ŞÖYLE haberler okuyorum birkaç gündür:*“Diyanet, bu yıl da cuma hutbesinde yılbaşı kutlamalarında içki içilmesine itiraz etti.”*Hiçbir konuda “cahil” gözükmek istemezler.Dini konular hariç.Bayılıyorlar dini konuların cahili olmaya.*Kaç defa yazdık, kaç defa çizdik:*Güneşin batıdan doğma ihtimali var.Ama Diyanet’in “Yılbaşı kutlaması yapın, vur patlasın çal oynasın eğlenin, yılbaşında alkol serbesttir” diye bir hutbe verme ihtimali yok.Öğrenin artık şu kadarcığı ya.*Bir zahmet şu kadarcığı da öğrenin:*Diyanet, kimseye zorla bir şey yaptırmaya çalışmıyor.
Sadece cuma namazına gelmiş inanan vatandaşlara dinin kurallarını hatırlatıyor.