Haber Detayı

Sahibinin sesi: Gazzeli işbirlikçi takımı Türkiye’ye karşı
Dünya aydinlik.com.tr
26/10/2025 23:00 (2 ay önce)

Sahibinin sesi: Gazzeli işbirlikçi takımı Türkiye’ye karşı

İsrail medyası, Türkiye’yi ‘savaş suçlusu’ ilan eden kıdemli işbirlikçileri ekrana taşıdı. Trump, ABD’li rehine cenazelerinin teslimi için HAMAS’a 48 saat tanıdı. Direniş, Gazze’yi seçime götürmek istediğini açıklarken, İsrail’deki ABD karargâhı ülkede tartışmalara neden oluyor

İsrail’in HAMAS’a yönelik savaşında işgal güçleriyle sahada birlikte hareket eden ve Batı medyasında propaganda unsuru olarak kullanılan çeteler, Türkiye ve Katar’ın Gazze’deki varlığını “kesinlikle reddediyor.” Bu gruplar, ateşkes başladığından beri İsrail’in “HAMAS Gazzelileri katlediyor!” yaygarasıyla koruma altına almaya çalıştığı kişilerden oluşuyor.

İsrail Kanal 12’nin “Han Yunus bölgesinden bir milis lideri” olarak tanıttığı Hüsam el-Astal, Türkiye’yi “HAMAS’ı desteklemek ve korumakla” suçladı.

Elebaşı, hem Ankara hem de Doha’yı “savaş suçlusu” ilan etti.

Direniş’i İsrail’e ve Gazze’ye yıkım getirmekle suçlayan Astal, “Kadın ve çocukların ölümlerinden sorumlu olan İsrail değil, HAMAS’tır!” yalanına dahi başvurdu. ‘EBU ŞEBAB İSRAİL’E SİLAH ÇEVİRMEZ’ En meşhur Gazzeli işbirlikçi olan Yasser Ebu Şebab’ın çetesinden “kıdemli bir milis” olarak sunulan Rasan el-Dahini de benzer suçlamalarda bulunarak, “Türkiye barış için çalışmıyor, açık bir şekilde HAMAS’ı destekliyor.” dedi.

İşgal sonrası İsrail’e kaçıp kaçmayacağı sorusuna el-Dahini, “Refahlı olduğunu ve hiçbir koşulda evini terk etmeyeceğini” iddia ederek yanıt verdi.

Kıdemli işbirlikçi, Ebu Şebab çetesine verilen silahların gelecekte İsrail’e karşı kullanılmayacağını da garanti etti.

NETANYAHU SEN MİSİN?

İşbirlikçilerin görüşleri, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun yaklaşımıyla tam bir uyum içinde.

Başbakan geçen hafta Gazze’de olası Türk varlığını kabul etmeyeceğini ilan etmişti.

Ancak Israel Hayom gazetesine göre Netanyahu, Katar’ı da Gazze’de istemiyor.

İsrail Başbakanı’nın her iki ülkenin de Gazze’deki nüfuzunu artırmasından endişe duyduğu belirtiliyor.

GÖREV GÜCÜ TARTIŞMALARI ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, geçen hafta İsrail’de yaptığı açıklamada, Türkiye’nin katkılarından memnuniyet duyduklarını ancak İsrail’i zorlamayacaklarını kaydetmişti.

Buna karşın Israel Hayom, Başkan Donald Trump’ın misyon için Türkiye ve Katar’ı desteklediğini yazmıştı.

Trump, Air Force One Doha’da yakıt ikmali yaparken Katar Emiri Temim bin Hamed Al Sani’yi uçağa konuk etti.

Görüşmeden sonra Başkan, Gazze’de yakında uluslararası bir gücün konuşlandırılacağını söyleyerek, Katar’ın gerekirse birlik göndermeye istekli olduğunu kaydetti.

Ancak Türkiye’nin olası katılımına değinmedi. 48 SAAT VERDİ Aynı gün sosyal medyada HAMAS’a yönelik yeni tehditler savuran Trump, ateşkesin çökmesi durumunda sorumlunun direniş olacağını ileri sürdü.

Ateşkes başladığından beri 93 Filistinlinin katledilmesini görmezden gelen ABD Başkanı, hareketin bazı rehine cenazelerini teslim etmemeyi tercih ettiğine dair İsrail iddialarını da yineledi.

Trump, Truth Social’da şunları yazdı: “HAMAS’ın, aralarında iki Amerikalının da bulunduğu rehine cenazelerini hızla iade etmeye başlaması gerekiyor, yoksa bu BÜYÜK BARIŞ’a dâhil olan diğer ülkeler harekete geçecektir.

Cesetlerin bazılarına ulaşmak zor ama bazılarını şimdi iade edebilirler ve nedense bunu yapmıyorlar.

Belki de silahsızlanmalarıyla ilgilidir.” Trump, sözlerini “Önümüzdeki 48 saat içinde ne yapacaklarını görelim.

Bunu çok yakından izliyorum” diyerek tamamladı. ‘YENİ BÖLGELERE GİRECEĞİZ’ Gazze’de hâlâ 13 rehinenin cenazesi var.

Direniş, tümüne ulaşamadığını, bazılarının nerede olduğunu bilmediğini, ağır makinelerle arama kurtarma çalışmalarına ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

HAMAS Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Halil el-Hayya, cumartesi günü el-Cezire kanalına, “Gazze’de ceset aramak için yeni bölgelere gireceğiz” dedi.

SİLAHSIZLANMA VE SEÇİMLER Hareketin silahsızlandırılmasına yönelik girişimleri değerlendiren el-Hayya, şu ifadeleri kullandı: “Silahlarımız işgalin saldırganlığıyla bağlantılıdır.

İşgal sona ererse, bu silahlar devlete ait olacaktır.” Hayya, 2007’den bu yana ilk kez Gazze’de seçim olasılığına dair şunları söyledi: “Ulusal safları yeniden birleştirmek için bir ön adım olarak seçimlere gitmek istiyoruz.

Gazze’de yaşayan herhangi bir ulusal figürün Gazze’yi yönetmesi konusunda hiçbir çekincemiz yok.” KRİZ KARAKOLU İsrail’in Kiryat Gat’taki ABD komuta merkezi ülkede tartışma yarattı.

Yediot Aharonot gazetesi, “Filistinlilerle olan çatışmanın uluslararası bir hâl alması İsrail’in en büyük korkusuydu...

Kiryat Gat, Gazze’nin geleceğinde uluslararası katılımın fiziksel bir ifadesi hâline geldi.

Bu, İsrail’in kolayca geri adım atamayacağı bir ortaklık” değerlendirmesinde bulundu.

Merkez, sadece Amerikan askerlerini değil, savaş sırasında İsrail’in sözde “en sert eleştirmenleri” arasında yer alan ülkeleri de barındırıyor: Fransa, Avustralya, Yunanistan, Kanada, İngiltere, İspanya, Ürdün, BAE, Danimarka ve Almanya.

ABD Dışişleri Bakanı Rubio geçen hafta İsrail’e yaptığı ziyarette Kiryat Gat’taki üssü de ziyaret etti.

Bu fiili durumun İsrail’in “yeni başkentinin” Kiryat Gat olduğu, bir nevi uydu devlete dönüştüğü yönündeki eleştirilere yanıt olarak Netanyahu, merkezin sadece ABD ile yürütülen ortak bir komuta merkezi olduğu konusunda ısrar ediyor.

ABD ordusu sahada İHA faaliyetlerine de başladı.

Amerikalılar daha önce rehine cenazelerinin yerini tespit etmeye yardımcı olmak amacıyla İHA uçurmuş olsa da, Israel Hayom’a göre son keşif çabaları, ABD’nin artık sahadaki gelişmelere dair İsrail’inkinden “bağımsız bir anlayış” edinmek istediğini gösteriyor.

İlgili Sitenin Haberleri