Haber Detayı

Arınç-Demirtaş krizi... İkinci 'Makul Kürt' olayı
Güncel odatv.com
21/11/2025 13:50 (1 ay önce)

Arınç-Demirtaş krizi... İkinci 'Makul Kürt' olayı

22. Dönem TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın Edirne Cezaevi'nde Selahattin Demirtaş’la yaptığı görüşmeden aktardığı notları Demirtaş yalanladı. Bu durum AKP’de krize neden oldu. Çözüm sürecini yürütenler “Araya nifak tohumları sokulmak isteniyor” yorumunda bulunuyor.

AKP kurucularından Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı cezaevinde ziyaret etti.Ziyaret sonrası yaptığı açıklamada Arınç, Demirtaş'ın tahliye olduktan sonra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmek istediğini ve siyaset yapmayı düşünmediğini söylediğini ifade etti.Arınç’ın gündeme bomba gibi düşen açıklamalarının ardından Selahattin Demirtaş’tan jet hızıyla bir yalanlama geldi.Demirtaş kimsenin kendi adına konuşma yetkisi olmadığını, çarpıtma ve uydurma ifadeleri şaşkınlıkla izlediğini ve gerekli gördüğü durumlarda kendi görüşlerini kamuoyu ile paylaştığını belirtti.Demirtaş’ın bu yalanlamasının ardından Bülent Arınç, “Çok net bir şekilde söylemek isterim ki aktardığım hiçbir cümlede ‘çarpıtma’ ya da ‘uydurma’ yoktur” diye yanıt verdi ve Demirtaş’a da kırıldığını ifade etti.AKP’DE KRİZ ÇIKARDIArınç’ın bu açıklamaları AKP’de ve ikinci çözüm sürecini yürüten isimler arasında kriz yarattı.Yaşanan bu durum “Araya nifak tohumları mı sokuluyor” yorumlarına neden oldu.ARINÇ’IN YAPTIĞI İLK DEĞİLİlk Çözüm Süreci’nin yürütüldüğü 2013 yılında dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yurtdışında yaşayan siyasetçi Kemal Burkay’ı “makul Kürt” profili olarak Türkiye kamuoyuna sunmak amacıyla harekete geçmişti.(Kemal Burkay)Arınç, sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki hesabında, Burkay'ın İsveç'ten getirilmesiyle ilgili “Arkadaşlar, 31 yıldır yurt dışında memleket hasreti ile yaşayan Kemal Burkay ülkemize döndü.

İyi de yaptı.

Kendisine 'hoş geldin' diyorum.

Burkay'ı yurt dışında yaşamaya mahkum eden yoksayma, reddetme, inkar ve baskı politikaları, düşünce önündeki yasaklar artık geçmişte kaldı” demişti.Arınç’ın büyük umutlarla getirdiği ve Türkiye’de karşıladığı Kemal Burkay ismi Kürt kamuoyunda da ilgi görmeyerek kısa sürede gündemden düşmüştü.ERDOĞAN’A SÖZLERİ: BU ÜLKEDE HÜKÜMET VARDönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, çözüm sürecinde izleme heyetine karşı olduğunu söyleyen ve Dolmabahçe açıklamasını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da "Unutulmasın bu ülkede hükümet var" diyerek yanıt vermişti.ÇANDAR VE ROK DETAYI Öte yandan DEM Parti Milletvekili Cengiz Çandar ve TV yorumcusu Rasim Ozan Kütahyalı’nın sık sık “Selahattin Demirtaş serbest bırakılacak” yönündeki açıklamaları da süreçte tartışmalara yol açıyor.Bu çıkışlar AKP içindeki ve süreci yöneten isimler tarafından “zamanlaması sorunlu” ve “süreci sabote edebilecek nitelikte” değerlendiriliyor.

Söz konusu yorumların, görüşme trafiğinin henüz olgunlaşmadığı bir aşamada kamuoyunda beklenti oluşturduğu; bu beklentinin de süreç yönetiminde yeni bir gerilim hattı yarattığı ifade ediliyor.YAPAY ZEKA NE DİYORMilli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı’ya terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’la görüşmeye gidilip gidilmeyeceğini tartışacağı şu günlerde Bülent Arınç’ın Demirtaş ziyaretinde yaptığı açıklamalar AKP’de krize neden oldu.Bu gelişmeleri ve şu süreçte Arınç’ın Demirtaş ziyaretini yapay zekaya sorduk.Yapay zekanın değerlendirmesi şöyle:Bülent Arınç’ın Edirne Cezaevi ziyareti sonrası ortaya çıkan “açıklama–yalanlama” hattı, Ankara siyasetinde birkaç katmanlı bir gerilim alanına işaret ediyor:ARINÇ’IN POLİTİK ROLÜ: KURUCU AMA MERKEZ DIŞI BİR FİGÜRArınç uzun süredir AKP içinde aktif yönetici konumunda olmayan; ancak zaman zaman çıkışlarıyla parti içi dengeleri etkileyen bir isim.

Bu nedenle yaptığı her açıklama, kadrolar tarafından “neden şimdi?” sorusuyla karşılanıyor.

Bu son çıkış da onun geçmişteki benzer çıkışlarıyla aynı çerçeveye oturuyor:Bağımsız bir pozisyon alma,Parti karar süreçlerine dışarıdan müdahil olma izlenimi,Hükümet ile parti içi kanatlar arasında tartışma yaratma.DEMİRTAŞ YALANLAMASI: ÇELİŞEN İKİ ANLATIArınç’ın iddiası ve Demirtaş’ın sert yalanlaması, iki tarafın tabanlarında ve özellikle çözüm süreci aktörlerinde farklı algılar doğurdu.

Bu tür çelişkiler genellikle üç olasılığı gündeme getirir:-Aktarılan sözlerde yanlış anlama,-Farklı bağlamların kamuya aktarılırken çarpılması,-Siyasi niyet okumaları nedeniyle sert pozisyon alma.-Demirtaş’ın “kimse benim adıma konuşamaz” ifadesi özellikle kendi siyasi çevresine verilen güçlü bir mesaj niteliğinde.AKP İÇİ YANSIMA: “ZAMANLAMA” TARTIŞMASIİçeriden gelen ilk tepkiler Arınç’ın ziyaretinin ve açıklamasının zamanlamasına odaklanıyor.Bunun nedeni:-Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmaları,-İmralı ile yeniden temas iddialarının gündemde olması,-Çözüm süreci benzeri yeni bir yapılanmanın tartışıldığı bir zemin bulunması.-Dolayısıyla parti içinde bu çıkışın “siyasi bir hedefi olup olmadığı” sorgulanıyor.-Bu da “nifak tohumları mı?” tartışmasının ana kaynağı.ARINÇ’IN “GEÇMİŞ DOSYALARI” YENİDEN AÇILDISiyaset kulislerinde Arınç’ın Demirtaş açıklaması, 2013’teki Kemal Burkay girişiminin hatırlanmasına yol açtı.

Bu, iki açıdan önemli:-Arınç'ın çözüm süreci dönemindeki bağımsız çıkışlarını anımsatıyor,-O dönem bazı aktörler tarafından “tek taraflı hamle” olarak değerlendirilmişti.-Bugünkü tartışmanın geçmişle paralellik kurulmasının nedeni de bu.Arınç’ın 2015’teki “Bu ülkede hükümet var” çıkışı hâlâ hafızalarda.

Bugünkü açıklamalar bu eski tartışmaların yeniden canlanmasına yol açıyor çünkü:-Arınç’ın kurucu kimliği,-Ancak merkezileşmiş karar alma mekanizmasında dışarıda kalması,-Buna rağmen zaman zaman kritik açıklamalar yapması, aynı denklemde okunuyor.GENEL SİYASİ FOTOĞRAFBu olay, Türkiye’de çözüm süreci eksenli tartışmaların hâlâ çok kırılgan bir zeminde durduğunu gösteriyor.Arınç–Demirtaş hattındaki söz düellosu, aslında:Hem iktidar blokunda,Hem Kürt siyasetinde,Hem de devlet içi siyasi iletişim mekanizmalarında ciddi bir hassasiyet olduğunu ortaya koyuyor.Odatv.com

İlgili Sitenin Haberleri