Meserret Taşkın’dan mektup var! Fenomenler topluluğu mu üretim toplumu mu

Efendim, cerahat önce Polat ailesinin yapıp ettiklerinin ortaya dökülmesiyle akmaya başladı.

Başka fenomenler, mankenler, dizi oyuncuları,falan, filan derken; bir baktık ki iş geldi “anlı şanlı anchorman”e dayandı.

TV spikerleri, yine oyuncular, şarkıcılar sırayla gözaltına alındı.

Sonra birden hoop Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sadettin Saran, Garipoğlu ailesinden bazı iş adamları, başka tanınmış isimler… Liste devam ediyor.

Çok moda olan deyimle söyleyeyim: Sadettin Saran’ın uyuşturucu testi “an itibarıyla” pozitif çıktı.

Sevgili Aziz Nesin’in dediği üzere; “Du bakali nolcek?” Dün, bir emniyet mensubu ile sohbet ederken suç oranındaki artışla ilgili, “Her sokağa çıkan, parayı hemen bulmalıyım, diyor.

Çalışayım, biriktireyim, bunlar yok, bitmiş artık.” dedi.

Düşündüm; parayı bulanlar da matah bir iş yapmıyor ki.

Baksanıza, parayı uyuşturucu partilerinde öğütüyorlar.

Temiz insanlarımızı tenzih ederek söylüyorum tabii ki.

Üretim ekonomisinden vazgeçmenin sonuçlarını yaşıyoruz.

Bu düzende üreten perişan ediliyor.

Gün, fenomenlerin günü!

Parayı sormayın; haydan geliyor, huya gidiyor.

Kara para aklayıcıları üretime aktaracak değil ya parayı.

Uyuşurucu, fuhuş, istismar almış başını… Sevgili yönetenlerimiz, cezayı basarak bu durumla başa çıkacaklarını sanıyorlarsa, fena yanılıyorlar, söyleyeyim.

Bir toplum ya üretir; ya da kötü yola düşer.

Türk toplumu da bir karar verecektir.

Üretecek mi?

Fenomenleşecek mi?

Siz ne dersiniz, sevgili okurlar?

Sadık Okurunuz Kırk beşini aşkın Meserret Taşkın