Haber Detayı
Yılın kelimesi dijital vicdan... Artık bir ‘tık’la aklamak çok kolay
Türk Dil Kurumu 2025 yılının sözcüğünün dijital vicdan olduğunu açıkladı. Kararın gerekçesinde ise özellikle sosyal medyanın vatandaşları gerçek hayatta sorumluluk almaktan uzaklaştırdığına vurgu yapıldı
Yeni bir yıla doğru giderken arkamızda bıraktığımız dönemi tanımlayan sözcüğün ne olduğu tartışılmaya devam ediyor.
Türk Dil Kurumu, Değerlendirme Kurulu ve halktan gelen önerileri dikkate alarak 5 kelime ve kavramı oylamaya sundu.
Belirlenen “dijital vicdan, vicdani körlük, çorak, eylemsiz merhamet ve tek tipleşme” sözcükleri arasından en yüksek oyu dijital vicdan sözcüğü aldı.
Konuyla ilgili paylaşımda bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Dijital çağda vicdanın, sorumluluk ve eylemden uzaklaşıp yalnızca bir ‘tıklama’ya indirgenmesini düşündürücü bir biçimde tartışmaya açıyor. ‘Dijital vicdan’, bireysel ve toplumsal duyarlılıklarımıza ayna tutan güçlü bir kavram olarak öne çıkıyor” ifadelerini kullandı.
TDK ANKETİNDE YER ALAN SÖZCÜKLER Oylamada belirlenen sözcükler ve karşılıkları ise şöyleydi: Dijital vicdan: Gerçek hayatta sorumluluk almayıp sosyal medyadaki paylaşım veya beğenilerle vicdanı rahatlatma eylemi.
Vicdani körlük: Birey ve toplumların ağır zulüm karşısında ahlaki duyarlılıklarını yitirerek kayıtsızlaşması.
Çorak: Kısır toprak anlamındaki kelime; manevi dünyadan küresel ısınma kaynaklı susuzluğa kadar geniş kapsamlıdır.
Eylemsiz merhamet: İyi niyete rağmen duygusal farkındalık ile sorumluluk alma arasındaki boşluğu görünür kılan ifade.
Tek tipleşme: Bireylerin dil, düşünce, estetik ve mekân tercihleri açısından birbirine benzemesi durumu.
SOSYAL MEDYA SORUMLULUK ALMAYI ENGELLİYOR Türk Dil Kurumu ise dijital vicdanın seçilmesiyle ilgili bir gerekçe yayınladı.
Açıklamada, dijitalleşmeyle beraber insanların gerçek hayatta sorumluluk almak istemediği konularda tek bir paylaşımla vicdanlarını rahatlattıkları dile getirildi: “Vicdan, TDK’ye göre ‘kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerine düşünmesini sağlayan duygu’ olarak tanımlanır.
Ancak dijital çağda bu kavram farklı bir boyut kazanmıştır.
İnsanlar çoğu zaman gerçek hayatta sorumluluk almadıkları ya da almak istemedikleri konularda, sosyal medyada bir paylaşım ya da beğeniyle ‘vicdanlarını rahatlatma’ eğilimine girmektedir.
Bu durum, bireysel duyarlılığı pasifize ederek vicdanı ‘tıklanabilir bir işlem’e indirgemektedir.
Beğeni, paylaşım ve yorum yapan bireyler, bir ‘tıklama’ aracılığıyla insani görevlerini yerine getirdiğini hissetmektedir.
Merhamet ve insaf duygusunu ise sembolik görünürlükle sınırlamaktadır.
Bu nedenle ‘dijital vicdan’ kavramı, çağımızda vicdanın dijital ortamda aldığı bu yeni, çoğu zaman yanıltıcı işlevi anlatan gerekli bir kavram olarak dilimizde yerini almalıdır.” Dünyada yılın sözcükleri Dünyanın önde gelen dil kurumları yılın kelimelerini açıklamaya başladı.
Oxford yılın sözcüğünü “hiçbir yere varmayan, öfkeyi artırmak için yapılan paylaşımlar” anlamına gelen rage bait olarak açıkladı. 2025 yılında daha da artan hayran kültürüne atıf yapan Cambdrige ise kişinin gerçekte tanımadığı ünlülere veya sosyal medya karakterlerine karşı duyduğu duygusal yakınlığı tanımlayan “parasocial”ı yılın sözcüğü ilan etti.
Collins Dictionary ise “vibe coding” kavramını seçti.
Bu terim, uygulama veya siteyi elle kodlamak yerine, yapay zekâya tarif ederek oluşturmayı tanımlıyor.
Yapay zekâ ‘eşik’ dedi 2025 yılını tanımlayan sözcüğü günümüzün en popüler uygulamalarından olan CHATGPT’ye sorduk.
Yapay zekâ uygulamasına bir dil kurumunun başındaymış gibi davranmasını istedik.
CHATGPT bize 2025 yılının “eşik” yılı olduğunu söyledi.
Gerekçesinde ise dünyanın içinde bulunduğu eski düzenin yıkıldığını ancak henüz yeni düzene de geçilmemiş olduğunu belirtti: “Geçmiş bitmiş değil ama gelecek de henüz başlamadı.
Ne eskiye dönebiliyoruz ne de yeniyi tam olarak kavrayabiliyoruz.
Karar anındayız ama kararın sonuçlarını bilmiyoruz.
Uygulama şu soruyu da gündeme getirdi: Eşiği geçecek miyiz, yoksa geri mi döneceğiz?